12 Haziran 2019 Çarşamba Saat 04:54
0
21
TR
:” ”
:””
” “,
:” ”
TC askerinin 27 Mayıs’ta
başlattığı Xakurkê işgal saldırısı devam ederken bölge güçlerinin işgale karşı
sessizlik, saldırılara verdiği destek ve istihbari bilgiler ışığında işbirliği
içinde olan bir tutum izlemesi tartışılması gereken önemli bir noktadır. Zira
Güney Kürdistan topraklarına yapılan bu saldırılar başka bir ülkenin
sınırlarını ihlal etmektir. Sınır güvenliği gerekçesi ile başlatılan bu
operasyonun, gerillanın büyük direnişiyle karşılanması ve Türk ordusu ağır
kayıplar verirken çok sayıda peşmerge güçlerinin bölgeye sevk edilmesi, hem
Irak Merkezi hükümet, hem de Federal Kürdistan Bölge iktidar partilerinin bu
işgal saldırısında yer aldığı kesinlik kazanmış durumda.
TC’nin Güney Kürdistan’a karşı
başlattığı işgal saldırısı, özellikle Xakûrkê alanında gerçekleştirmek istediği
operasyonun amacı, yaklaşmakta olan seçimi kazanmak ve elde edemediklerini
medya yoluyla propagandasını yaparak elde etmektir. Bu gibi operasyonların her
zaman seçim zamanlarında gerçekleştirmesi muhalif kesimlerin kitlesini kazanmak
için algı oluşturmaya yöneliktir. Tabi bu operasyonu gerçekleştirmesi, sadece
kendi tekniği ve askeri gücüyle yapacak kapasitede değildir. Tutabilecek
noktalar olsa da bu noktalara kendi gücünü yerleştirme olasılığı azdır. Halk
nezdinde tepkilere maruz kalmaması için tutabilecek alanlara işbirlikçi KDP’ye
bağlı Barzan gücünü yerleştirmek istemektedir. 27 Mayıs 2019 tarihinde KDP
tarafından iki ayrı güçten oluşturulmuş olan Özel Barzan Kuvvetlerine hazır
olma talimatı verildi. Aynı gün Xarxurke ve Şekif alanına yönelik TC’nin işgal
saldırısı başladı. Buradaki amaç İdlib tarzı gözlem noktası kurmaktır. Bunun
için KDP ve Irak hükümetiyle “Askeri Ortaklık adı altında anlaşma yaptığı
kesinlik kazanmıştır. Irak Başbakanı Adıl Abdulmehdi’nin en son Türkiye’ye
yaptığı ziyaret sonrası, bu operasyonun başlatılmasını buna yormak gerekiyor.
Türk askeri güçlerinin konumlanacağı noktaların karşısına üs kurulacağı, bunun
için üç stratejik geçiş ya da kesişme yerleri olan (Şeranış, Geliye Pızaxa
hattı Çemço, Metina hattı Barzan, Mergesor ve Çoman) hatlarında Barzan
güçlerinin bu üslere yerleştirilmesi planlanıyor. Bu noktalar medya savunma
alanlarının bağlantı kurduğu bölgeleridir. Bu noktaları denetim altına alarak
gerilla hareketliliğini denetim altına almak amaçlanıyor.
KDP Türkiye’ye Verdiği Destek Karşılığında
Ne İstiyor?
KDP’ye bağlı Özel Zerevani
Güçlerinin komutanı Aziz Veysi komutasında Zerevani, Roj Peşmerge ve Anti Terör
gücünden oluşturulan 600 kişilik karma gücün, 29 Mayıs 2019 günü Hewler
Havaalanı üzerinden üç uçak ile Türkiye, Adana İncirlik Askeri Havaalanına
götürüldüğü, buradan Kanimasi Üzerinden Haftanin alanına alan tutma amacıyla
Türk askeri kıyafetiyle geçirileceği bildirilse de, yönlendirme ve
dezenformasyon olma ihtimali de var. Bu gücü Heftanîn alanına götürülmesi için
İncirlik Askeri Hava Alanı’na götürülmesi kuşku uyandırıyor. Doğru olma
ihtimali olduğu kadar, bu sayıdaki gücün farklı bir amaç için kullanma
olasılığı da var. KDP her zaman Rojava’ya Roj Peşmergelerini göndermek için
elinden geleni yapacaktır. Son süreçlere bakılırsa KDP Xakurkê işgal operasyonu
için TC’ye sunduğu destek karşılıksız olmayacaktır. Bunun karşılığında,
oluşturulan Özel Zeravani karma gücünü Efrîne gönderme ihtimali var. Ayrıca Sidekan
alanında yürüttüğü hareketlilikle Türk devletine hala destek sunmaktadır. KDP
Sîdekan alanında ağır silahlarla beraber büyük bir güç hazırlamış, Kanî Kifir
ve Bûjanê köyü ile Kanîqirêj ve Şêxzade hatlarını tutmak istiyor. Yine Berbizina
ve Geliyê Mihacira’ya doğru hareketlilikleri var. KDP güçlerinin bu alanındaki
hareketliliğinin amacı Xinêre ile Xakurkê alanlarının arasını kesmek ve bu
alanların ablukaya alınmasını sağlamaktır.
Hem Bölgesel, Hem Uluslararası Bir Operasyon
Bu bilgilerden yola çıkarak
şunlar belirtilebilir İşgalci TC’nin Güney Kürdistan topraklarında inşa ettiği
istihbarat merkezleri ve askeri üslerin stratejisi, geçmişten günümüze adım
adım planlanan operasyonlar üzerinden tüm Güney Kürdistan’ı ve petrol
sahalarını kontrol etmektir. Planlar yapılmış, sınırlar çizilmiş ve hem
bölgesel, hem de uluslararası düzeyde anlaşmalar yapılmıştır. Engel olan tek
hareket ise Kürt Özgürlük Hareketi PKK’dir. O yüzden PKK şahsında Kürt
soykırımı öncelikli hedeftir. Çünkü Kürt soykırımı üzerinden varlığını baki
kılmak isteyen İşgalci Türk devletinin, Rojava ve Başûrê Kurdistan’ı işgal
kararları ve planları bulunuyor. Her ne kadar “PKK ile mücadele, sınır
güvenliği gibi kalıplar gerekçe gösterilse de esas amaç belirledikleri Osmanlı
sınırlarını yeniden inşa etmektir. Bunun içindir ki şimdiden bölgedeki
yandaşlarının da desteği ile planladığı sınırlarını çiziyor. Bölgesel
güçlere bu işgalin onlara karşı değilmiş biçiminde göstermek için daha çok PKK
karşıtlığını kullanıyor. Ama bugün gerçekleştirilen Xakurke saldırısı esasında
Irak topraklarını ele geçirme harekatıdır. Irak devleti, Güney Kürdistan
yönetimi ve ABD’nin sessizliği ise saldırıların anlaşmalı ve planlanmış bir
saldırı olduğunun açık göstergesidir.
Güney Kürdistan’da MİT Üslerinin Varlığı
PKK karşıtlığını kullanarak KDP
ile geliştirdiği ilişkiler ile işgalin en büyük desteğini sağlamaktadır.
Geçmişte de görüldüğü üzere Türkiye-KDP ilişkileri geliştikçe Türk İstihbaratı
Zaxo’dan başlayarak, Güney Kürdistan’ın her yerinde örgütlendirilmiş ve
günümüzde de örgütlendirilmeye devam etmektedir. 1994 yılında Kürdistan Bölgesi
hükümetinin de onayıyla bölgede 20’nin üzerinde Türk devletine ait askeri üs ve
MİT merkezleri inşa edildi. Hewlêr, Zaxo, Silêmanî, Duhok, Diyana, Batufa,
Bamernê, Amêdiyê, Kanîmasî bölgelerinde TC’ye ait askeri ve istihbarat
sağladığı üsleri bulunuyor. Bu bölgelerde Türk askerinin en büyük destekçisi
olan KDP’nin de yardımıyla MİT’in geliştirdiği projeler temelinde karakollar ve
istihbarat merkezleri inşa edilmişti. Tam olarak anlaşılması için şöyle de
belirtilebilir: Kürdistan topraklarının işgalinde kullanılmak üzere kurulan bu
üsler KDP eliyle inşa edildi.
İşgal Üst Aşamaya Taşındı
Türk askeri yaklaşık 35 yıldır Güney
Kürdistan’ı her ne kadar işgal girişiminde bulunsa da PKK gerillasının direnişi
ile karşılaşmış ve bu konuda bir ilerleme sağlayamamıştır. Geliştirdiği sınır
ötesi operasyonların başarısız olmasının ardından Medya Savunma Alanları’nı
kuşatmak için Hewlêr-Duhok-Zaxo hattında kurduğu istihbarat kamplarını zamanla
askeri üslere çevirerek, binlerce asker ve zırhlı araç yerleştirdi. KDP’nin
işbirliğiyle Güney Kürdistan’da Medya Savunma Alanları’nı ablukaya almak için
sınır hattına paralel olarak yapılan kamplarla bölge üzerinde hakimiyet
kurulmaya çalışılıyor. Habur Sınır Kapısı’ndan başlayan kamplar, sınır hattına
paralel olarak Soran bölgesine kadar uzanıyor.
Bu üslerin ve alınan desteğe
rağmen yerel halkın tepkileri de yükseliyor. MİT üslerini kendi topraklarında
istemeyen Güney Kürdistan halkı, artık saldırılara dur deme vaktinin geldiğinin
farkında. Bu yüzden İşgalde aktif olarak kullanılan Zaxo Girê Biyê karakolu,
geçtiğimiz günlerde Özsavunma güçleri tarafından vurularak 20 işgalci Türk
askeri öldürüldü. Her ne kadar bölge yönetimi sessiz kalsa da halkın tepkileri
ve bu üslerde yapılan planlar sonucu yapılan katliamlara karşı bir örgütlülük
geliştirildiği görülüyor.
0
21
TR
:” ”
:””
” “,
:” ”
Leyla Botan
0
21
TR
KO
:” ”
:””
” “,
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi
www.lekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net –
www.lekolin.info -www.navendalekolin.com -http://kursam.org/index.html-
http://kursam.net/index.html