25 Haziran 2011 Cumartesi Saat 16:03
Amed Milletvekili Hatip Dicle, YSK’nin milletvekilliğini düşürmesiyle ilgili avukatları aracılığıyla cezaevinden mesaj gönderdi: Benim yerime halkım konuşsun.
Benim yerime halkım konuşsun
Hatip Dicle ve avukatları hakkında son dönemlerde çeşitli medya organları ile kamuoyunda yürütülen tartışmalara açıklık getirmek amacıyla Amed Baro Başkanı Mehmet Emin Aktar, Fuat Coşacak, Cihan Aydın ile Muharrem Şahin Amed Barosu Toplantı Salonu’nda açıklama yaptı. Toplantıda Dicle’nin avukatlarından Fuat Coşacak, Dicle ile de görüştüklerini belirtti. Coşacak müvekkili ile yaklaşık 1 saat görüştüklerini bildirdi. Dicle’nin söz konusu süreçte hukukun üstün geleceğine inandığını belirttiğini söyleyen Coşacak, “Dicle YSK tarafından verilen kararın milletin hakkına gasp olduğunu ve alelacele verilen bu karar ile kendi hakkının da gaspa uğradığını düşünüyor. Bundan sonraki görevin de Meclis’e ait olduğunu ve Meclis’in bu sorunun üstesinden geleceğini söylüyor” diye kaydetti. Ayrıca, Dicle’nin gönderdiği mesajda, “Benim yerime halkın konuşması daha doğru olur” dediği belirtildi.
Bilgiler doğru değil
Son dönemlerde çeşitli medya organları ile kamuoyunda yürütülen tartışmalara açıklık getirmek amacıyla açıklama yapan Amed Barosu Başkanı Mehmet Emin Aktar, müvekkili Dicle ile ilgili 11 Nisan tarihinde Diyarbakır İl Seçim Kurulu’na vekilleri aracılığı ile adaylık başvurusunda bulunduklarını ve 29 Nisan tarihinde de YSK tarafından adaylığın ilan edildiğini belirtti. Müvekkilinin milletvekilliğinin düşürülmesine neden olan Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından onanan mahkûmiyet kararının, Diyarbakır D Tipi Cezaevi’nin kayıtları ve Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi dosyasında da sabit olduğu üzere 10 Haziran 2011 tarihinde müvekkillerine tebliğ edildiğini dile getiren Aktar, “Dolayısı ile müvekkilimizin bu durumdan haberdar olduğu yönündeki bilgiler doğru değildir” diye konuştu.
Dicle ile ilgili temyiz başvurusunun 27 Mayıs 2009 tarihinde Yargıtay’ın kayıtlarına girdiğini belirten Aktar, “Bizler hukukçu olarak halen 2006 yıllarına ait dosyalarımızın Yargıtay incelemesinden dönmediğini kamuoyuyla paylaşmak isteriz. Dolayısıyla müvekkilimizin dosyasının ele alınarak onanmasını son derece manidar bulmaktayız. YSK Üyesi Halim Aşaner’in Sayın Dicle’nin onama kararının altında imzası bulunmaktadır. Daha da ilginç olanı ise aynı yargıcın milletvekilliği kesinleşme listesinin altında ve Sayın Dicle’nin vekilliğinin düşürülmesi ile sonuçlanan YSK kararının altında da imzasının bulunmasıdır” dedi.
Hırsızlık ağır suçtur!
Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanvekili Diyadin Gezer, Hatip Dicle’nin avukatlarının kararı düzelme konusunda yaptığı itiraz süresi beklenmeden sabah erken saatlerde mazbata alan Eronat’a sert tepki gösterdi. Eronat’ın bazı gazetelerde yer alan, “Diyarbakır halkına hayırlı olsun” açıklamasını da ahlaki ve etik olmayan bir davranış biçimi olarak değerlendiren Gezer, şöyle dedi: “80 bin oy alan bir vekilin yerine, hak gaspı yaparak Meclis’e gitme hazırlığı ve dün yaptığı açıklama, başta Hatip Dicle’ye oy veren 80 bin kişinin yüreğini kanatmış, tüm Diyarbakırlıların yüreğini burkan bir açıklama olmuştur. Bölge ve Diyarbakır’dan gösterilen tepkilere baktığımızda, bu açıklama ne Bölge’ye, ne Diyarbakır’a ne de Türkiye’ye hayırlı olmamıştır. Bu sadece Dicle’nin hakkının gaspı değil, ona oy veren 80 bin kişinin iradesinin de hak gaspı anlamına geliyor. Oya Hanım’ın bu vekillikten vazgeçmesi, hem Bölge hem Diyarbakır hem de ülke için hayırlı bir karar olacaktır.”
Eronat etik davranmadı
TÜSİAD’ın ilk yönetim kurulu üyesi, Doğu ve Güneydoğu Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu (DOGÜNSİFED) Genel Başkanı Tarkan Kadooğlu da hiçbir şeyin halkın iradesinin üstünde olmaması gerektiğini belirtti. Halkın bir seçim yaptığını ifade eden Kadooğlu, “Bu kararın uygulanmasının önünde hiçbir engelin durmaması lazım. 80 bin kişinin vekil olarak seçtiği birisinin milletvekilliğini düşürmek kimsenin görevi değildir. YSK’nin seçim sonrasında aldığı bu karar, tam anlamıyla halkla oyun oynamak anlamına gelmektedir. Ayrıca Hatip Dicle’nin avukatlarının karar düzeltmek için yaptıkları itirazın sonucunu beklemeden mazbata alan Oya Eronat’ın durumunu da etik bulmuyorum” diye konuştu.
Kürt halkıyla dalga geçiyor
Diyarbakır Organize Sanayi İşadamları Derneği (DOSİAD) Başkanı Aziz Özkılıç ise, “Onun yerinde ben olsaydım istifa ederdim. Halkın seçtiği cezaevindeyken kendisi Meclis’te olacak. Gazetelere dün yaptığı açıklama ise ‘gelir geçer’ hesabı yapılmış açıkça Diyarbakır ve Kürt halkıyla dalga geçmiştir. Talihsiz olarak gördüğüm Oya Hanım’ın bu açıklaması ortamı daha da germiştir” diye konuştu.
Eronat’ın mazbatasının iptali için başvuru
Dicle’nin milletvekilliğinin düşürülmesinin hemen ardından Diyarbakır İl Seçim Kurulu’na giderek mazbata alan AKP’li Oya Eronat’ın mazbatasının iptali için başvuru yapıldı. Hatip Dicle’nin avukatlarından Muharrem Şahin, AKP’li Oya Eronat’ın mazbatasının iptali ve Dicle’nin yerinin boş kalması için Diyarbakır İl Seçim Kurulu’na başvurdu.-Özgür Gündem
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi
www.navendalekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net – www.lekolin.info