• kurdî
  • العربية
  • Anasayfa
  • Haber
  • Makale
  • Araştırma
  • Politik Analiz
  • MİT Gerçekleri
  • Tüm Bölümler
    • Anketler
    • Duyurular
    • Röportaj
    • Editörden
    • Ekoloji
    • Ekonomi
    • Kadın
    • Gençlik
    • Dış Basından
    • Kürdistan Tarihi ve Dili
    • Kim Kimdir?
    • Basın Bültenleri
    • Basından Seçmeler
    • Kronoloji
    • Belge
    • Dizi Yazı
    • Okuyucudan
    • Özgürlük Perspektifleri
    • Serbest Yazılar
    • Teknoloji
    • MİT Gerçekleri
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
  • Anasayfa
  • Haber
  • Makale
  • Araştırma
  • Politik Analiz
  • MİT Gerçekleri
  • Tüm Bölümler
    • Anketler
    • Duyurular
    • Röportaj
    • Editörden
    • Ekoloji
    • Ekonomi
    • Kadın
    • Gençlik
    • Dış Basından
    • Kürdistan Tarihi ve Dili
    • Kim Kimdir?
    • Basın Bültenleri
    • Basından Seçmeler
    • Kronoloji
    • Belge
    • Dizi Yazı
    • Okuyucudan
    • Özgürlük Perspektifleri
    • Serbest Yazılar
    • Teknoloji
    • MİT Gerçekleri
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
Anasayfa Bölümler Makaleler

Halkların Demokrasi Partisi, Kürtler ve Kayyum Siyaseti

Yayınlayan Lekolin
21 Mayıs 2020
Kategori: Makaleler
280 3
A A
Halkların Demokrasi Partisi, Kürtler ve Kayyum Siyaseti
Facebook İle PaylaşınTwitter İle Paylaşın

HDP’nin beş belediyesine daha kayyum atandı. AKP hükümeti tarafından HDP belediyelerine kayyum atama siyasetini, geleneksel rejimin klasik siyasetinden ayrı ele alamayız. Daha önce olduğu gibi, yine HDP’nin bütün belediyelerine belli zamanlar içinde adım adım kayyumlar atandı, atanıyor ve böylece halkın, Kürt halkının iradesi hiçe sayılıyor, demokrasinin gelişiminin ve alternatif belediyeciliğin önüne geçilmek isteniyor. Türkiye tarihinde ilk defa HDP öncülüğünde alternatif bir siyasi çizgi ve toplumsal demokrasinin gelişim süreci başladı. Yani 1990’larla, HEP’den günümüze kadar devam eden bu demokrasi geleneği, daha çok güçlenerek ve kitleseşelerek, sisteme ve düzen partilerine alternetif olmuştur. Sistem etiketi bu düzen partileri ve devlet yapısı hiçbir zaman bu gelenekten gelen partilere sıcak bakmamış, kapatmış, yöneticilerini tutuklamış, öldürmüş, tutuklamış ve görülmemiş bir baskı ve ezme siyasetini sürekli devrede tutmuştur.

Ancak bütün bu engelleme, baskı ve sindirmeye rağmen, bu demokrasi haraketi, gün geçerek daha çok güç kazanmış, kitleşelleşmiş, Türkiye’nin 4. büyük partisi olmayı ve altı milyon yetişkin insanın oyunu ve her türlü desteğini almış, hem sisteme ve hemde sistemin arpalığından beslenen bu düzen partilerine meydan okumuştur. Altı milyon yetişkinin çocuklarınıda saysak, HDP’nin kitlesi yirmi milyondur demek yerinde olur, doğru bir analiz olur. Evet, HDP’nin aslında oyu altı milyon değil yirmi milyondur. Türkiye’nin gerçek muhalefet gücü HDP’dir. HDP’ Kürdistan’da, düzen partilerini son 5-6 yılda sildi süpürdü, siyaseten etkilerini yok etti. Sistemin ve düzen partilerinin Kürdistan’da bir etkisi kalmadı ve gücü bitti ve bir anlamda rant kapılarıda kapattı ve aynı zamandan mevcut geleneksel devlet yapısınında, Kürtler üzerindeki red etme ve inkar etme siyasetide darbe yemiş oldu. Kürt karşıtı sistem artık Kürt yoktur, diyebilecek gücü kendisinde bulamıyor.

Bundan dolayı, HDP belediyelerine her dönemde kayyumlar atadılar, atıyorlar ve Kürtlerin iradesini hiçe sayıyorlar. Halbuki HDP ne bir Kürt partisidir nede bir bölge partisidir. Ancak HDP, Kürtlerin ulusal kimliğine ve haklarına demokratik ve eşilikçi yaklaşıyor ve Kürtlerden büyük destek alıyor. Çünkü Kürtler, ancak HDP’nin büyümesi ve güçlenmesiyle, Kürt sorununun ve Türkiye’nin bütün sorunlarının çözüleceğine ve kardeşliğin böylece gelişeceğine inandığı için, HDP’yi tercih ediyor. Yıllarca Kürtleri oy deposu olarak gören ve dini kullanan düzen partileri son 5-6 yılda, tarihinin en büyük yenilsini ve şokunu yaşadılar ve hala yaşıyorlar. Bu sadece düzen partilerinin aldığı bir yenildi değil, esasen Kürtleri inkar eden inkarcı sistem büyük bir darbe yedi. Ayrıca HDP son seçimlerde Türk halkındanda hatırı sayılır bir destek ve oy aldı. Bu gerçekliği gören sistem ve hükümet, HDP’nin Türkiye halkına açılmasını ve Türkiye’nin her yerinde parti binaları kurmasını engellemiş, engelliyor, nefes aldırmıyor.

Binlerce HDP’li  yöneticisi, çalışanı, eski eş başkanı Selahattin Demirtaş, AHİM’in tahliye edilmesi ve hapisten çıkması yönünde karar verdiği halde, hala keyfice hapiste tutuluyor. Bütün bu uygulamalar gösteriyorki, mevcut sistem ve bu sistemden nemalanan kapitalist burjuva sermaye partileri, devlet ve hükümetler, demokrasinin gelişimini ve başta Kürt sorunu olmak üzere, Türkiye’nin bütün sorunlarının çözümünü istemiyorlar. Çünkü demokrasinin gelişimi hem Kürt sorununu ve hemde Türkiye’nin bütün sorunlarını çözer ve hemde rant kapılarını kapatır. İşte HDP’ye nefes aldırmamaları ve her defasında üzerine çullanmaları ve belediyelerini gaspetmeleri bundan dolayıdır. Bu sadece bir hükümet sorunu değil tabi, bu esasen bir sistem-rejim sorunu olarak gerçekleşiyor ve dönemsel hükümetlerde, sistem-rejim tarafından kendilerine verilen görevi yerine getiriyorlar. Bu nedenle daha öncede, Türkiye’de bir hükümet sorunu değil bir rejim sorunu olduğunu belirtttik.

Türkiye’de, köklü bir sistem değişikliği, Kürt sorunun ve bütün sorunların çözümü olmadan, demokrasi ne gelişir nede devlet değişir, dönüşür. Bu sistem devam ettiği sürece, bu baskı sindirme, tutuklama, katletme sona ermez, artarak devam eder. Sistem ve hükümet, otuz yıl önce, az bir kitleye sahip olan ama büyük bir amacı olan bir partiyi hem kitlesel ve hemde siyaseten nasılki bitirmediyse, bugün büyük bir kitlesi olan bir partiyi ne yapsa da, yıldıramayacaktır, bitiremeyecektir. Kürdistan’da büyük bir yenilgi yaşadılar. Son yıllarda, Türkiye halkıda mevcut siyasi gidişattan ve AKP’den memnun değil, bir çözüm ve çare arıyorlar. Özcesi, Türkiye halkından, HDP’ye doğru bir kayma söz konusudur. Türkiye halkınında desteğinin alan bir HDP’nin karşısında hangi güç durabilirki. İşte bu nedelerden dolayı, HDP’nin daha çok gelişmesini ve alternatif bir sistem oluşturmasını, kendi sonları olarak görüyorlar. Son yıllarda daha çok saldırganlaşmaları ve hiçbir kural, ilke tanımamaları bundan dolayıdır. Ancak sistem baş aşağı gidişi yaşıyor. Türkiye’nin hiçbir sorununa çare olamıyor. Türkiye bir değişim sürecine girmiş bulunmaktadır. AKP ve mevcut sistem, ne yapsalarda bu değişimi durduramayacaklardır. Türkiye’yi demokratikleştirecek ve Kürt sorunu başta olmak üzere, bütün sorunları çözecek güç, başta HDP ve demokrasi güçleridir…

 

Kemal SÖBE

Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

Önceki yazı

Ulusal Birlikten “Kaçış” Rotasyonları

Sonraki Haber

Üçüncü Dünya Savaşında Yeni Bir Dönemeç

Benzer Haberler

Kürt Gerçekliğine Bir Kavramsal Müdahale: Judenrat Gerçeği Ve Sömürgeciliğin Ötesi – 1
Araştırmalar

Kürt Gerçekliğine Bir Kavramsal Müdahale: Judenrat Gerçeği Ve Sömürgeciliğin Ötesi – 1

8 Haziran 2025
Artan DAIŞ Saldırıları ve Şam’ın Güvenlik Açmazı
Makaleler

Artan DAIŞ Saldırıları ve Şam’ın Güvenlik Açmazı

1 Haziran 2025
Kürt Halkı PKK’yle Büyük Ulusal Ve İnsani Değerler Kazandı
Makaleler

Kürt Halkı PKK’yle Büyük Ulusal Ve İnsani Değerler Kazandı

21 Mayıs 2025
Sonraki Haber
1 Mayıs Kutlu Olsun!

Üçüncü Dünya Savaşında Yeni Bir Dönemeç

Öne Çıkan Yazılar

  • Kürt Gerçekliğine Bir Kavramsal Müdahale: Judenrat Gerçeği Ve Sömürgeciliğin Ötesi – 1

    Kürt Gerçekliğine Bir Kavramsal Müdahale: Judenrat Gerçeği Ve Sömürgeciliğin Ötesi – 1

    664 Paylaşım
    Paylaş 266 Paylaş 166
  • Önderlik Gerçeğini Anlamadan Kürt Özgürlüğü Tartışılamaz

    511 Paylaşım
    Paylaş 204 Paylaş 128
  • İsrail-İran Çatışması Ve Demokratik Çözüm Perspektifi- ÖZEL DOSYA

    530 Paylaşım
    Paylaş 212 Paylaş 133
  • Kürt Gerçekliğine Bir Kavramsal Müdahale: Judenrat Gerçeği Ve Sömürgeciliğin Ötesi-2

    579 Paylaşım
    Paylaş 232 Paylaş 145
  • Donmuş Çelişki Yumağı Olan Devleti Çözülme ve Tamamen Eritme Mücadelesi

    534 Paylaşım
    Paylaş 214 Paylaş 134

Önerilenler

Önderlik Gerçeğini Anlamadan Kürt Özgürlüğü Tartışılamaz

Halep Tümüyle MİT’in Kontrolüne Geçiliyor- ÖZEL HABER

İsrail-İran Çatışması Ve Demokratik Çözüm Perspektifi- ÖZEL DOSYA

Donmuş Çelişki Yumağı Olan Devleti Çözülme ve Tamamen Eritme Mücadelesi

Bağdat-Erbil ve Maxmur Üçgeni’nde neler oluyor?

  • Hakkımızda
  • İletişim
  • Tüm Yazılar
KÜRDİSTAN ARAŞTIRMALAR MERKEZİ

© 2020 Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

Tekrar hoşgeldiniz!

Hesaba giriş

Şifrenizimi unuttunuz?

Tüm alanlar zorunludur

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Oturum aç