• kurdî
  • العربية
  • Anasayfa
  • Haber
  • Makale
  • Araştırma
  • Politik Analiz
  • MİT Gerçekleri
  • Tüm Bölümler
    • Anketler
    • Duyurular
    • Röportaj
    • Editörden
    • Ekoloji
    • Ekonomi
    • Kadın
    • Gençlik
    • Dış Basından
    • Kürdistan Tarihi ve Dili
    • Kim Kimdir?
    • Basın Bültenleri
    • Basından Seçmeler
    • Kronoloji
    • Belge
    • Dizi Yazı
    • Okuyucudan
    • Özgürlük Perspektifleri
    • Serbest Yazılar
    • Teknoloji
    • MİT Gerçekleri
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
  • Anasayfa
  • Haber
  • Makale
  • Araştırma
  • Politik Analiz
  • MİT Gerçekleri
  • Tüm Bölümler
    • Anketler
    • Duyurular
    • Röportaj
    • Editörden
    • Ekoloji
    • Ekonomi
    • Kadın
    • Gençlik
    • Dış Basından
    • Kürdistan Tarihi ve Dili
    • Kim Kimdir?
    • Basın Bültenleri
    • Basından Seçmeler
    • Kronoloji
    • Belge
    • Dizi Yazı
    • Okuyucudan
    • Özgürlük Perspektifleri
    • Serbest Yazılar
    • Teknoloji
    • MİT Gerçekleri
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
Anasayfa Bölümler Makaleler

Saldırılan Bir Beden Değil, Asıl Hedeflenen İnsanlıktır!

Yayınlayan Lekolin
15 Mart 2020
Kategori: Makaleler
282 15
A A
Saldırılan Bir Beden Değil, Asıl Hedeflenen İnsanlıktır!
Facebook İle PaylaşınTwitter İle Paylaşın

12 Mayıs 2019 Pazar Saat 06:58

Faşist AKP-MHP devleti inkârcı, asimilasyoncu Kürt politikasına karşı her geçen gün yenilgiye doğru giderken ,her türlü ahlak dışı savaş kurallarını hiçe sayarak kadın gerilların naaşları özenle teşhir ediyor.

Faşist AKP-MHP 
devleti inkârcı, asimilasyoncu Kürt politikasına karşı her geçen gün
yenilgiye doğru giderken ,her türlü ahlak dışı savaş kurallarını hiçe sayarak kadın
gerilların  naaşları  özenle teşhir ediyor. Aslında o cesur
kadınların  bedeninde ifşa olan  devlet zihniyeti oluyor.Militarist, ırkçı,
cinsiyetçi devletin makbul kadını olmayı red eden ve buna karşı savaşan o cesur
yüreklerden ne kadar korktuğunun  göstergesi oluyor.  

Mêrdîn’in Nisêbîn ilçe kırsalında üç gün önce yaşanan çatışmalarda
iki YJA-STAR’lının şehit düştüğü öğrenildi. Çatışmadan sonra ilçeye getirilen
iki cenazenin İlçe Jandarma Karakolu’nda işkenceye maruz bırakıldı. Türkiye devletinin
siyasileşmiş kadınların bedenlerine uyguladığı cinsel şiddetten uzun zamanda bilinen
bir gerçeklik. 80’ler ve 90’lar boyunca cezaevlerinde, karakollarda ve  kadın savaşçılara yapılanların  bir kısmı belgelenmiştir. Yine yakın tarihte 10
Ağustos 2015 tarihinde Muş’un Varto kırsalında devletin güvelik güçleriyle HPG
gerillaları arasında çıkan çatışmada hayatını kaybeden Ekin Van/ Kevser Eltürk
çırılçıplak soyundurularak teşir edilmişti. Burada ölü bedene yapılan işkence, İşgalcinin çıplak yüzünün dışa vurumudur. Yapılan
bu vahşetin birçok örneği medyada paylaşılarak zafer olarak da topluma
sunuluyor.

Her savaşta savaşın
bir ahlakı, bir kuralı vardır. Ancak faşizmin en düşürücü örneğini gösteren
AKP-MHP rejimi ahlak adına ne varsa yok etmiş, en vahşi biçimde
saldırganlaşmıştır. Ekin Wan, Hacı Lokman Birlik, 7 gün boyunca cenazesi
sokaklarda bekletilen Taybet Ana, yine Efrin işgalinde TC çetelerinin YPJ’li
savaşçının cenazesine yaptıkları ve birçok örneği bulunan bu vahşet, kukoşmuş
zihniyetin ahlak yoksunluğunu  gözler
önüne seriyor.

Korku ne kadar
büyükse saldırını boyutları o kadar artar. Bu kirli uygulamalar AKP rejiminin
ne kadar korktuğunun ifadesidir. Her sıkıştığında, tükenmekte olan
diktatörlüğünün yarattığı korku ile saldırmaktadır. Kürdü yarattığı korku
atmosferiyle elinde tutamayan bu zihniyet, cenazelere yaptığı işkence ile “ne
kadar acı çektirirsem o kadar kâr olur düşüncesiyle ayakta kalmak istiyor.
Ancak cenazeye işkence etmekle, parçalayıp bölmekle zafer elde edemeyecektir.
Çünkü cansız bedenin tahribi, fikirleri, sahip olunan ideolojiyi ve verilen
mücadeleyi zayıflatmaz, güçlendirir.

Saygısızlığın ötesinde, korkunun ve alçaklığın göstergesi
olan AKP rejiminin uygulamaları geçmişte ve günümüzde artırılarak uç boyutlara
ulaşmıştır. Hem mahremi hem de yaşam hakkı aynı anda elinden alınan bu cesur
savaşçılardan çok fazla korkuyorlar. Bedenlerine ve onun simgesi olan cinsel
organlara özel işkenceler, cinsel saldırılar uygulanıyor. Bu, basit bir
düşmandan öç alma yöntemi değil. Bu, erkeklerin kadın cinsinden, o cinsi
kontrol altına almak için onların bedenlerine yönelik özel olarak tasarlanmış
cinsel saldırı yöntemidir. AKP-MHP faşist cinsiyetçi zihniyetinde, düz bir
savaşta kullanılan düşman hukuku yok, cinsler arası mücadelede kullanılan erkek
vahşeti var. Aklını, fikrini, onurunu, direncini kıramadığı kadınların
bedenlerine saldırarak güya onları teslim aldığını gösterme zorbalığı var. AKP-MHP
faşist cinsiyetçi diktatörlüğüne  baş
kaldıran bu cesur yürekli  kadınlardan
çok korkuyor.

Kimin haklı kimin haksız, kimin terörist kimin cani, kimin
başarılı kimin başarısız, kimin hatalı kimin hatasız olduğunun ötesinde,
devletin  ve AKP-MHP faşist bloğunun
savaşı hangi boyutta ve düzende sürdürdüğünün göstergesidir. Tüm hukuksuzluğun,
ahlaksızlıkların ayyuka çıktığı AKP-MHP faşist diktatörlüğü, bu dönemde
çıplaklığın ve ifşanın kesiştiği yerde Türkiye’de yaşayan herkesin çok ama çok
ciddiye alması gereken bir vaka’dır. İnsanı insanlığından utandıran, ürküten,
gerilla bedenlerine yönelik cinsiyetçi saldırılarına karşı verilen tepkiler
mutlaka olmalıdır. Hala kendisine insanım diyen, inanç dünyası olan, sağcı ya
da solcu olsun, devlet karşıtı ya da yandaşı olsun  fark etmez, bu vahşete baş kaldırmalıdır.
Çünkü saldırılan bir beden değil, asıl hedeflenen insanlıktır, toplumun değer
yargılarıdır, onuru ve vicdanıdır.


Delal Amara

Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

www.lekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net –
www.lekolin.info -www.navendalekolin.com -http://kursam.org/index.html-
http://kursam.net/index.html

www.lekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net –
www.lekolin.info -www.navendalekolin.com -http://kursam.org/index.html-
http://kursam.net/index.html

Etiketler: araştırmacenazeiskencekurdiKurdishkurdistanLekolinTurkishTürkiye
Önceki yazı

Stratejik Oy’a karşı iki hamle

Sonraki Haber

KENDİ YURDUNDA YÜZYILLARCA ‘AZINLIK’ OLMAK: RUMLAR

Benzer Haberler

Önder Apo’nun Yeni Yaşam Çizgisi Üzerine
Makaleler

Önder Apo’nun Yeni Yaşam Çizgisi Üzerine

10 Mayıs 2025
Kürt Sorunu Çözülmeyene Kadar Sol Gelişmez
Makaleler

Kürt Sorunu Çözülmeyene Kadar Sol Gelişmez

25 Nisan 2025
Önder Apo’nun Çağrısı Ve Tişrin Direnişi
Makaleler

Önder Apo’nun Çağrısı Ve Tişrin Direnişi

16 Nisan 2025
Sonraki Haber
KENDİ YURDUNDA YÜZYILLARCA ‘AZINLIK’ OLMAK: RUMLAR

KENDİ YURDUNDA YÜZYILLARCA ‘AZINLIK’ OLMAK: RUMLAR

Öne Çıkan Yazılar

  • Önder Apo’nun Yeni Yaşam Çizgisi Üzerine

    Önder Apo’nun Yeni Yaşam Çizgisi Üzerine

    517 Paylaşım
    Paylaş 207 Paylaş 129
  • PKK 12. Kongresi Başarıyla Gerçekleştirildi!

    534 Paylaşım
    Paylaş 214 Paylaş 134
  • MİT’in Suriye Çölüne Geçirdiği DAIŞ’lilerin İsimleri- ÖZEL HABER

    524 Paylaşım
    Paylaş 210 Paylaş 131
  • Önder APO: Çözüm İçin Kürt-Türk İlişkileri Tarihsel Olarak Anlaşılmalı

    532 Paylaşım
    Paylaş 213 Paylaş 133
  • Tüm Egemen Güçlerin Politikalarını Şekillendiren Enerji Rekabet Alanı: Doğu Akdeniz!

    530 Paylaşım
    Paylaş 212 Paylaş 133

Önerilenler

Önder Apo’nun Yeni Yaşam Çizgisi Üzerine

PKK 12. Kongresi Başarıyla Gerçekleştirildi!

MİT’in Suriye Çölüne Geçirdiği DAIŞ’lilerin İsimleri- ÖZEL HABER

Önder APO: Çözüm İçin Kürt-Türk İlişkileri Tarihsel Olarak Anlaşılmalı

Tüm Egemen Güçlerin Politikalarını Şekillendiren Enerji Rekabet Alanı: Doğu Akdeniz!

  • Hakkımızda
  • İletişim
  • Tüm Yazılar
KÜRDİSTAN ARAŞTIRMALAR MERKEZİ

© 2020 Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

Tekrar hoşgeldiniz!

Hesaba giriş

Şifrenizimi unuttunuz?

Tüm alanlar zorunludur

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Oturum aç