31 Mayıs 2019 Cuma Saat 09:12
Türkiye’de onyılları kapsayan projelerin uygulayıcısı olarak AKP, Orta Doğu
hayalleri yıkıldıktan sonra varlığını koruyabilmek adına geliştirdiği Kürdistan
coğrafyasını kana bulama planlarının gelişme evrelerinden oluşan adımlardan bir
kaçı daha, öne çıkan kürt katliamcı birlikleri JİTEM’den yargılananların
beraati ve Hizbullah’a üyelikten, bir çok katliam eyleminin planlayıcısı
olmaktan ve birebir o eylemlerde yer almaktan tutuklanmış kişilerin serbest
bırakılması ile atıldı. Türk yargı sisteminin neye göre işlediğini bu temelde
anlamak gerek. Geçtiğimiz günlerde Türkiye, Irak hükümetinden 188 DAİŞ çocuğunu
teslim aldı. Bu devletin bu çocuklara ne yapacağı, nasıl eğiteceği merak konusu
değildir. Ne yapmak istediği bilinmektedir. Bunlardan birer ölüm makinesi
yaratmak istemekte bu temelde hazırlık yapmaktadır.
İçinde bulunduğumuz süreç göz önüne alınıp bu gelişen kilit olayları
yorumlayacak olursak eğer, Akp-Mhp’nin, seçim arefesi planlamaları diye
yutturmaya çalışıtığı bu adımlar, aslında seçimden çok seçimden sonraki sürecin
hazırlıklarıdır. İstanbul’u kaybetmek Akp-Mhp’ye çok şey kaybettirmez. Bu
hazırlıklar kaybedilmiş küçük bir seçimin uyandırdığı daha büyük kayıp
ihtimalinin hazırlıklarıdır.
Kürt halkının geçenlerde Önderliğin çağrısı ile sonlandırdığı açlık grevi
eylemi, içinden çıkılamaz hale doğru yürüyen sürecin önününe geçme amaçlıydı.
Bu eylem kısmen amacına ulaştı, zira bu eylemde devlet’e düşen sorumluluklarda
bulunmaktaydı. Devlet bu sorumluluklarına çözüm temelli değil, savaş temelli
yaklaşmıştır. Kürt politikasında değişime gitmemekte ısrar ediyor ve hem kendi
ülkesini hemde bütün Kürdistan’ı kana bulamakta kararlıdır.
Tayip Erdoğan, üzerinden hayallerini gerçekleştiremeyeceğini anladığı
Tsk’ya alternatif bir ordu kurma hayallerindedir. Yaptığı operasyonlar,
sürgünler, tutuklamalar ile denetimine almaya çalıştığı Tsk’yı kendisi için
haala bir tehdit olarak görüyor. Erdoğan, sözde darbe girişiminde Tsk’ya karşı
sahaya sürdüğü bütün çetelerini birleştirip bir ordu kuracaktır. Bu ordu,
sadece Kürdistan’da değil bütün Türkiye’de konuşlandırılacak ve ülkenin her
karış toprağını her an karışmaya uygun potansiyele indirgeyecektir. Çiller,
Ağar vb. gibi kaos kişiliklerin 90’lı yıllarda denediği bu yöntem sonuç
alamamış, kürt halkı bu katliamlara karşı daha çok örgütlenerek cevap vermiş ve
bu kaos kişilerin soykırım planlamalarını boşa çıkarmıştır.
Kürdistan’da istediğini hiçbir şekilde elde edemeyecektir. Zira bu sahaya
sürdüğü kesimler Kürdistan’da yenilmiş kesimlerdir. Bölge halkı bu kesimleri
tanımakta ve bunlara karşı en güçlü şekilde örgütlenmiştir. Bu planlamalar,
Kürdistan’da sonuca varamayacaktır, fakat Türkiye metropollerine yönelik büyük
tehditleri bulunmaktadır. Buna karşın izlenecek yol’un bütün toplumun
kesimlerinden müzakere talebinin yükseltilmesi, en doğru çözüm olarak Öcalan’ın
Demokratik Türkiye projesinin Türkiye metropollerinde tanıtılmasıdır.
Bawer İntikam
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi
www.lekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net – www.lekolin.info -www.navendalekolin.com -http://kursam.org/index.html- http://kursam.net/index.html