Türk devleti 2015 yılında “Çöktürme Planı” adıyla başlattığı işgal operasyonlarını 2017 yılında arttırarak devam etti. 2023‘te saldırılarını yeni bir konseptle doruklara çıkardı. Özellikle “kimse PKK’den bahsetmeyecek, adını bile ağzına almayacak, Baharda bitireceğiz, Kasım’da kilit kapanacak, ” diyen işgalci Türk devlet yetkililerinin, savaş baronlarının son süreçlerde sesi kesildi. Bu sessizlik gerillanın pratik sahada gösterdiği performanstan ve Ankara’da TUSAŞ’a dönük yapılan fedai eylemden kaynaklanmaktadır.
Tüm tekniği, kimyasal silahları ile aylardır, yıllardır gerilla alanlarına yönelik işgal operasyonları yapan işgalci Türk ordusu, gerilla direnişi karşısında büyük kayıplar verdi. Pençesi kırıldı, gerilla alanlarında yenilgiye uğradı kilitlendi. Özellikle sonbahara girdiğimiz ve kışa yaklaştığımız bu süreçte, Eylül ve Ekim ayına dönüp baktığımızda, savaş alanında aslında başarı elde edemediklerini ve önlerine koydukları hedefe ulaşamadıkları çok net bir şekilde görmekteyiz. İşgalci Türk devletinin askeri olarak ciddi anlamda bir panik ve korku içinde oldukları ve askerlerinin moral ve psikolojik açıdan çöktükleri ortadadır. Aslında işgalci Türk devleti 2024 yılını PKK’yi nefessiz bırakma yılı olarak tanımlamıştı ve adını “pençe kilit” olarak koydukları saldırının kilidini Kasım ayında kapatacaklarını sürekli dinlendirmişlerdi. Fakat somut sahada yaşananlara baktığımızda durumun hiç de söyledikleri gibi olmadığını görüyoruz. Medya Savunma Alanları’nda, öyle bahsettikleri gibi bütünüyle başarıyı elde edemedikleri tam tersine kilitlenip kaldıkları çok açık. Özellikle yıllardır işgalci Türk ordusu bütün modern tekniğe, NATO desteğine, Irak ve KDP’nin sahadaki faaliyetlerine ve aktif istihbarat paylaşmasına rağmen Zap’ta hakimiyet kurmayı başarmış değil. Zap’ta tıkandı ve kilitlendi. Yine kış mevsimi işgalci Türk devletinin korkulu rüyasına dönüştüğünü açık bir şekilde görmekteyiz. Mevsim koşulları değişmeden saldırıları yoğunlaştırarak Gerilla’yı savunma pozisyonuna çekmek istiyorlar. Şimdi ağırlıklı olarak karadan olası bir gerilla saldırısına maruz kalmamak için son aylarda ağırlığı kendisini savunmaya, gerilla saldırıları karşısında kendisini sağlama almaya ve korumaya çalışıyorlar bu konuda yoğun çabaları var. Şimdi panik, savunma ve korku halindeler. Olası bir gerilla saldırısı karşısında hızla savunmaya girmenin çabası içerisindeler. Geçen sene kış aylarında işgalci Türk devletinin başına neler geldiği biliniyor, ağır darbelerle vuruldular, kayıp verdiler ve sonra birçok alandan çekilmek zorunda kaldılar. Bu sene de aynı akıbeti yaşayacakları kesin.
İŞGALCİLERİN TAKTİK VE PLANLARI ÇÖKTÜ
İşgalci Türk devleti yıllardır yüzlerce tank, zırhlı araç, top ve ağır silahla, binlerce askerini Başur Kürdistan’a sevk etti. Başur’daki askeri üs bölgelerini sürekli artırdı, Behdinan bölgesinde 80’den fazla askeri üs ve yeni nokta inşa etti. Ana yollara kontrol noktaları kurdu. İşgalci Türk devleti alanları kuşatma, aralarını kesme, gidiş-gelişleri önleme, alanların birbiriyle dayanışmasının önüne geçme, birbirinden koparma taktiğini bu yıl çok fazla uyguladı. Gerilla alanlarına bütün yol hattını KDP’nin de aktif katılımıyla tutması ve yol yapması hep bu amaçlaydı. Yine özellikle İrtibatı engelleme, alanlardan olacak takviye güç desteğini kesme gibi çok yönlü amaçları vardı. Direniş tünellerini kuşatma taktiği çerçevesinde geliştirilen faaliyetler başarıya ulaşamadı. Burada çok ciddi bir tıkanma yaşadılar. Taktik ve planları bozguna uğradı. Çok yoğun teknik saldırılar yaparak bir üstünlük kurmaya çalıştılar. Gerilla ağır tekniği boşa çıkartacak hazırlığa sahip. Gerilla’nın böyle bir direniş yöntemi de var. Yine Kürdistan Özgürlük Gerillası şimdi yeraltı kaleleri yaptı ve yeryüzünde ise uzman tim tarzını geliştirdi. Bu tarz işgalci Türk ordusuna hezimet yaşattı. Kürdistan özgürlük gerillası bu savaşta çağın modern teknolojisine, yasaklı kimyasal silahlara karşı insan iradesinin nasıl çelikleştiğini gösterdi. Tüm bu saldırılara karşı Önder Apo’nun fikir ve felsefesi ile yaratılan zihniyet, kararlılık, gelişen cesaret bütün saldırıları, taktik ve planları boşa çıkaraktır.
Leyla EGİD