03 Eylül 2013 Salı Saat 06:48
Rojhack’in JİT bilgisayarlarından ele geçirdiği ajanda notlarında J-42545-42443 sicil kodlarını kullanan JİT ajanlarının Güney Kürdistan’da MİT faaliyetlerini yakından takip ettikleri görülüyor.
Rojhack tarafından ele geçirilen JİT andıcını yayınlamaya devam ediyoruz. Haber dizimizin bu bölümününde JİT’in Güney Kürdistan’da bulunan haber elemanlarının MİT-KDP ilişkilerini, PKK ve PYD’ye yönelik faaliyetlerini konu alan bilgi notlarını yayınlıyoruz.
Rojhack’in JİT bilgisayarlarından ele geçirdiği ajanda notlarında J-42545-42443 sicil kodlarını kullanan JİT ajanlarının Güney Kürdistan’da MİT faaliyetlerini yakından takip ettikleri görülüyor.
Rojava’daki El Kaide Saldırıları Güney Kürdistan’da Planlandı
JİT ajandasında MİT’in, PKK ve PYD’ye yönelik10 ay önce uygulamaya koyduğu planlar deşifre ediliyor. Özellikle El Kaide’ye bağlı çetelerin Rojava’ya yönelik saldırılarının MİT tarafından organize edildiği vurgusu yapılıyor. “MİT’in kontrolünde ki milliyetçi Araplar PYD’ye yönlendirilecek. Kuzey Irak bu çalışmalar için merkez haline getirildi. MİT bu çalışmalar için birçok kadrosunu Erbil’e aktardı. Konsolosluk bu çalışmalardan sorumlu olacak ifadelerine yer veriliyor.
Simelka Karşılığında Petrol-Doğalgaz Anlaşması
Rojava’da Kürtlerin kazandıkları statünün Kuzey Kürdistan’ı da etkilemesindenkorkan Türk devleti, “demokratik özerklik projesinin Suriye’de yaşam bulmaması için pyd’nin ambargo ile zayıflatılması nı istiyor. Simelka sınır kapısı kapatılarak Rojava’ya ambargo uygulanması karşılığında KDP ile petrol ve doğalgaz anlaşması yapıldığı belirtiliyor. Güney Kürdistan bölge başbakanı sıfatıyla Türkiye’ye giden Neçirvan Barzani ile AKP hükümeti arasında petrol ve doğalgaz anlaşmalarının yapıldığı basında yer almıştı. Bu anlaşmaların neyin karşılığında yapıldığı ortaya çıkıyor. Neçirvan Barzani’nin Ankara’da verdiği mesajda bu ittifak, “Türkiye ile bölge politikalarından aynı şeyleri düşünüyoruz açıklamalarıyla görülmüştü.
KDP’yi Entegre Etme Politikası
Türk devletinin KDP’ye yönelik politikasının hiç de dostane olmadığı JİT ajandasındasın yer alan notlarda ifade ediliyor. KDP’nin Türkiye siyasetine entegre edilmesi için ekonomik ilişkiler kullanılıyor. KDP yetkililerin Güney Kürdistan’dan kazandıkları paranın Türkiye’de değerlendirilmesi için AKP hükümetinin teşvik edici özel bir politika uygulayacağı not ediliyor.
Türkiye’nin bölgesel çıkarlarına entegre edilen “siyasi çizgisinin Rojava’da “hakim kılınması MİT’inöncelikli çalışmaları içinde yer alıyor. Bunun için KDP ve Türkiye’ye yakınlığı ile bilinen El Parti, Azadi ve Yekiti partileri MİT tarafından bir araya getirilerek PYD karşısında örgütlendirilmeye çalışılıyor.Rojava’da PYD öncülüğünde kurulacak demokratik özerkliğe tahammül edemeyen Türk devleti, kendisine entegre olmuş bir yapının Rojava’da federal bir sistemi dillendirmesine destek verecek.
Rojava’da Petrol Bölgelerine Peşmerge Yerleştirme Planı
Belgede KDP’ye bağlı Peşmerge güçlerinin Rojava’ya girmesinin önemi de belirtiliyor. Özellikle Rojava’daki petrol alanlarının Peşmerge tarafından denetime alınması gerektiği ifade ediliyor.Peşmerge’nin Rojava’ya girmesi karşılığında ise Kamışlo Kobani ve Derik’te Türkiye’nin askeri üs kurması kararlaştırılıyor.
Suikast ve Sabotajların Arkasında Kim Var?
Son zamanlarda Rojava’da TEV-DEM üyelerine yönelik suikastlar ve Asayiş noktalarına yönelik bombalı araçlarla saldırılar düzenlenmişti. Bu saldırıları yapan ve yaptıranların kimler olduğu da JİT ajandasında ki bilgi notlarında ortaya çıkıyor. Ajandaya düşülen notta, “MİT, Suriye’de pyd’nin güçlü olduğu yerlerde provokasyonlar düzenlemeye çalışıyor. Hedefler daha çok pyd’nin etkili kadroları ve kontrol noktaları…Kdp istihbaratını MİT bu tür eylemlerde değerlendirmek istiyor.
Rojava’da gerçekleşen bombalı saldırılar, provokasyonlar, suikastlar sonrasında asayiş güçleri tarafından yakalananların El Parti, Azadi ve Yekiti partilerine bağlı kişilerin ifadelerinde bu gerçeklik tamamen ortaya çıkıyor. Rojava’daki saldırıların arkasında KDP istihbaratı ve MİT’in olduğu hem yakalananların ifadelerinde hem de JİT ajandasında çarpıcı ifadelerle görülüyor.
Saldırıları gerçekleştiren işbirlikçi kesimler Güney Kürdistan’da KDP ve MİT tarafından eğitiliyor. Silah ve gerekli mühimmatlar MİT tarafından karşılanıyor. Sitemizde yayınlayacağımız başka bir haberde Rojava’da sabotaj ve suikastları gerçekleştirenlerin isimlerini yayınlayacağız.
Entegre Siyaseti ve Ulusal Kongre
JİT ajandasında görülen bir diğer konu ise ulusal kongreye ilişkindir. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın çağrısı üzerine Kürt partileri ulusal kongrenin yapılması için 4 yıldır çalışmalar yürütüyor. Ulusal kongrenin yapılacağı tarihin alındığı güne kadar özellikle KDP cephesi ulusal kongrenin yapılmaması ya da ertelenmesi için yoğun bir çaba içinde oldu. Her seferinde çeşitli gerekçeler öne sürdü. Yer yer KDP kulislerinde “ulusal kongrenin yapılmamasına Türk devleti izin vermiyor açıklamaları duyulsa da resmiyette farklı gerekçeler ortaya sunuldu. JİT belgesinden anladığımıza göre KDP kulislerinden duyulanlar gerçekmiş. Türk devletinin, KDP’nin siyasi çizgisi hakim olmadan farklı hedeflerin ortaya çıkacağı kongreye izin vermediğini KDP’nin ulusal kongre konusunda çıkardığı engellerle anlıyoruz.
“Kuzey Irak’ta Yeni Bir Televizyon
JİT belgesinde birçok konu farklı bilgi notları ile dile getiriliyor. Belgede dikkat çeken bir diğer konu ise Rudaw televizyonudur. Bir süre önce sitemizde Rudaw televizyonun Türk devleti ile olan ilişkisini konu alan bir belgeyi yayınlamıştık. JİT ajandasında bu konuya da yer veriliyor. Bilgi notunda televizyonun ismi verilmeden televizyon ile ilgili şu not düşülmüş: “Kuzey Irakta yeni bir televizyon açma çalışmaları yürütülüyor. Bu televizyon ile pkk’ya yönelik dezenformasyon yürütecek. Kürtler içinde Türkiye etkisi güçlendirilecek.
İhanetçi Takım Yine Sahnede
Ajanda da bilgisi verilen bir konuda İngiltere, ABD ve Türkiye tarafından 2004 yılında PKK’yi parçalamaya dönük başlatılan uluslararası operasyonda PKK’yi parçalamaya çalışan Nizamettin Taş (Botan), Ebubekir (Halil Ataç) ve ekibi başarılı olamayınca kaçarak KDP ve YNK’ye sığınmışlardı. Bulundukları yerlerde de PKK’ye karşı MİT ile birlikte çalışmışlardı. Son zamanlarda bu ihanetçi yapının MİT tarafından yeniden piyasaya sürülmeye çalışıldığı JİT ajandasında görülüyor.
Bu konuda JİT ajandasında “PKK’dan ayrılan Nizamettin Taş ve grubu pkk ve pyd karşısında yeniden konumlandırılıyor. MİT’in kuzey ırak birimleri Nizamettin Taş ile görüşme halinde. Hewler’de büro açmaları için MİT KDP ile görüştü. Pkk’ya karşı aktif çalışmaları halinde parti kurmalarına destek verilecek. Gerekli maddi imkan sağlanacak bilgilerine yer veriliyor.
Haber dizimizin 4. Bölümünde,24 Haziran 2008 tarihinde Diyarbakır’dan Ankara’ya gitmek üzere 06 BN 9220 plakalı aracı kullanan Cihan Deniz ve yanındaki Hüsnü Ablay Antep’e 25 kilometre kala Tarsus- Adana- Antep Otoyolu’ndaki Nurdağ İlçesi’ndeki Başpınar Gişeleri’nin yakınlarında kaza yaparak yaşamlarını yitirmişlerdi. Bu kazanın MİT tarafından gerçekleştirildiğine yönelik bilgileri yayınlayacağız.
Lekolin.org Haber Merkezi
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi
www.navendalekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net – www.lekolin.info