16 Haziran 2011 Perşembe Saat 15:11
Kadın hareketi KJB 5. Kurultayı’nı PAJK, YJA-Star, YJA ve Genç Kadın bileşen örgütlerinden 127 delegenin katılımı ile gerçekleştirdi. Cins mücadelesinde “kopuş teorisini benimseyen Kurultay, Devrimci Halk Savaşı esprisi temelinde önemli planlamalara gitti. Temel hedeflerden biri Dünya Kadın Kurultayı’nın gerçekleştirilmesi olarak dikkat çekiyor.
KJB 5. Kurultayı’nın gerillanın denetimindeki Medya Savunma Alanları’nda 31 Mayıs-4 Haziran tarihleri arsında gerçekleştirdi. Kurultay’a KJB’nin PAJK, YJA-Star, YJA ve Genç Kadın bileşen örgütlerinden 127 delege katıldı. “Halkların baharını PAJK kimliğiyle karşılayalım, Rêber Apo’nun esaretine son verelim şiarı temelinde gerçekleşen kurultayın “ulaştığı başarı düzeyinin şehitler çizgisi temelinde güçlü bir pratiği açığa çıkaracak nitelikte olduğu kaydedildi.
KJB Yürütme Konseyi’nin kurultaya ilişkin yaptığı açıklamada, “Bu kararlılığın verdiği güç ve iradeyle Reber Apo’yu saygıyla selamlıyor, şehitleri minnetle anıyor, serhıldan öncülüğü temelinde özgürlük tutkusunu yaşam felsefesine dönüştüren başta Kürt kadınlarına olmak üzere tüm kadınlara kutlu olsun denildi.
Kurultay’da yeni döneme ilişkin önemli planlamalar ve kararlaşmalara gidildi. Bunlar Devrimci Halk Savaşı esprisi ile geliştirilirken, karar altına alınan önemli hedeflerden birinin Dünya Kadın Kurultayı’nın gerçekleştirilmesi oldu. Ayrıca, “cins mücadelesinin esas gelişim dinamiği olarak kopuş teorisi çerçevesinde örgütlenmesinin kararlaştırıldığı kurultayda, toplumsal değişimin “ortak ilke, ortak örgütlenme çerçevesinde geliştirilmesi ve ahlaki ve politik toplumun bu temelde inşa edilmesi açısından ortak ilkeyi “Kadının Toplumsal Sözleşmesi çerçevesinde somutlaştırmaya vurgu yapıldı.
Toplumsal örgütlenmede ortaya konulan hedef ise “komün, meclis örgütlenmesi temelinde taban örgütlülüğü çerçevesinde geliştirmek ve kadının ortak karar mekanizmalarını oluşturarak kadın sistemini inşa etmek şeklinde ifade edildi.
KJB Yürütme Konseyi’nin 5. Kurultay’a ilişkin açıklaması şöyle:
ÖNEMLİ PLANLAMALAR
Kurultayımız Reber Apo’nun özgürlük perspektifleri çerçevesinde iki yıllık süreç kapsamında siyasal, toplumsa gelişmeleri ve askeri durumu değerlendirmiş, önemli planlamalara ve kararlara ulaşmıştır. Reber Apo’nun öncülüğünde yürütülen Kürt halkı somutunda halkların ve kadınların özgürlük mücadelesi devletçi-iktidarcı yapılar karşısında alternatif bir niteliktedir. Kuzey Afrika’da başlayıp Ortadoğu’da yaygınlaşan halk hareketlilikleri Kürdistan Özgürlük mücadelesini merkez alarak güçlü bir özgürlük eğilimi olarak dışa vurmuştur. Kürdistan özgürlük mücadelesinin elde edeceği başarı düzeyi gelişen halk hareketliliklerinin halkların özgürlüğü lehine bir sistemi inşa etmesini beraberinde getirecektir. Dolayısıyla halkların geleceği adına Kürdistan özgürlük mücadelesi stratejik bir konumdadır. Kurultayımız bu temel tespitten hareketle Kürdistan özgürlük hareketinin öncülüğünde gelişen mücadelenin mevcut durumunu da değerlendirmiştir.
ÜÇ “S
Reber Apo öncülüğünde geliştirilen özgürlük mücadelemiz önemli bir birikimle halk olma gerçeğini ortaya koymuş, inkâr-imha siyasetini bu temelde aşmıştır. Kadınların öncülüğünde gelişen halk hareketi direnişi ve cesareti, kararlı duruşuyla onurlu olmanın gerçek anlamına ulaşmıştır. Bu gerçeklik karşısında uluslar arası ve bölgesel güçler Kürt mücadelesini şiddetle bastırmaya çalışırken, toplumu işsizlik, fuhuş, uyuşturucu kıskacında yozlaştırma siyasetiyle sonuç almaya çalışmışlardır. Nitekim Reber Apo tarafından başlatılan eylemsizlik kararına rağmen çözüm iradesinin açığa çıkmaması, askeri operasyonların süreklileşmesi, toplumu seks, spor, sanat kısacası “üç S ve siyasete alet edilmiş dinle yozlaştırma, denetim altına alma siyasetinin yoğunlaşması, yoğun tutuklamalar, halkımıza karşı her türlü anti-demokratik uygulama statükoculukta ısrarı ortaya koymuştur.
DEVRİMCİ HALK SAVAŞI ESPRİSİ TEMELİNDE PLANLAMA
ABD öncülüklü uluslar arası güçler Ortadoğu’da gelişen halk hareketlerini kendi denetimlerine almaya çalışırken, Reber Apo ve özgürlük hareketini denetim altına alamamaktan kaynaklı müzakerelere dayalı olası barış sürecine müdahale etmekte, Kürt halkının özgürlük iradesini tasfiye etmek istemektedir. Tüm bunları değerlendiren kurultayımız kadın özgürlüğü ile halkların özgürlüğünün iç içeliğinden hareketle Kürt özgürlük mücadelesi açısından stratejik olan dördüncü hamlenin gerekliliği temelinde sürece öncülük ederek katılmayı kararlaştırmıştır. Demokratik-ekolojik cinsiyet özgürlükçü paradigma temelinde ahlaki ve politik toplumu inşa etmek için devrimci halk savaşını başarıya ulaştırmayı esas görev olarak belirlemiştir. Bu anlamda Reber Apo’nun esaret koşullarının sonlandırılması ve Kürt halkının özgürlüğünün sağlanması amacıyla kurultayımız devrimci halk savaşı esprisi temelinde önemli bir planlamaya ulaşmıştır.
DÜNYA KADIN KURULTAYI GERÇEKLEŞTİRİLECEK
Kurultayımız, kadın öncülüğünün örgütlülük ve mücadele esaslarında daha fazla güçlenerek halklara öncülük misyonuyla hareket etmesi gerektiği sonucuna ulaşmıştır. Bu temelde ulusal birlik ve demokratik blok cephesinin kadın öncülüğünde geliştirilerek özgürlük eğiliminin örgütlendirilmesi temelinde halklarla birlikteliğin geliştirilmesini temel yaklaşım olarak belirlenmiştir. Egemenlikli sistem karşısında halkların birlikteliğinin, insanlığın temel ihtiyacı olarak kadın örgütlüğünün hem ulusal, hem bölgesel hem de uluslararası kapsamda geliştirilmesi gerektiği tespitini yapmıştır. Bunun için demokratik ulus siyaseti çerçevesinde Kürt kadın birlikteliğini örgütlemek ve bu temelde yürütülen çalışmaları süreklileştirmek, kadın özgürlüğü temelinde halklarla birlikteliği örgütlülüğe kavuşturmak açısından Ortadoğu kadın örgütlülüğü, uluslar arası düzeyde de kadın özgürlük mücadelesini örgütlemenin bir parçası olarak Dünya Kadın Kurultayını gerçekleştirmeyi temel planlama esasları olarak belirlemiştir.
CİNS MÜCADELESİNDE KOPUŞ TEORİSİ
Reber Apo’nun mücadele tarzı ve anlayışımıza dönük geliştirdiği eleştiriler temelinde yürütülen tartışmalarda ideolojik-örgütsel durum değerlendirmesi yapılmış, bu temelde ideolojik esaslar çerçevesinde bir pratikleşme düzeyinin yakalanması gerektiği belirtilmiştir. Devletçi-iktidarcı sistem toplumu ideolojisizleştirme temelinde tahakküm altına alırken, bunun karşısında Kadın Özgürlük İdeolojisinin yaşamsallaştırılması temelinde sistem karşıtı mücadele yürütülmesini esas yaklaşımı olarak belirlemiştir. Bunun için örgütsel mücadelede cins mücadelesinin esas gelişim dinamiği olarak kopuş teorisi çerçevesinde radikalleştirilmesi ve toplumsal değişimin bunun üzerinden hedeflenerek toplumsal cinsiyetçilikle mücadele edilmesi kurultayımızca kararlaştırılmıştır. Bu nedenle kadın özgürlük mücadelesini sistem içileşmeye götürecek liberal, dengeci egemenlikli yaklaşımlardan arındırarak kadın özgürlük ideolojisi temelinde toplumun yeniden inşasına yönelmenin gerekliliği ortaya konmuştur. Özellikle devletçi sistemin cinsiyetçi ideolojisi ve bunun yaşamsallaştırılma biçimi olarak beş bin yıllık tecavüz kültürü ile mücadelenin ideolojik esaslarda geliştirilerek toplumun temelden değişiminin sağlanması ve bunun için gerekli mücadele donanımının örgütlendirilmesi kurultayımızca stratejik görev olarak belirlenmiştir.
KADININ TOPLUMSAL SÖZLEŞMESİ
Bunun için toplumsal değişimin “ortak ilke, ortak örgütlenme çerçevesinde geliştirilmesi ve ahlaki ve politik toplumun bu temelde inşa edilmesi açısından ortak ilkeyi “Kadının Toplumsal Sözleşmesi çerçevesinde somutlaştırmak, yaşam örgütlülüğünü bu içerik temelinde geliştirmek kadın özgürlük hareketimizin temel görevidir.
TABANDAN ÖRGÜTLENME
Toplumsal örgütlenme ise komün, meclis örgütlenmesi temelinde taban örgütlülüğü çerçevesinde geliştirmek ve kadının ortak karar mekanizmalarını oluşturarak kadın sistemini inşa etmektir. Bunun için önümüzdeki dönemde örgütlenme seferberliği temelinde örgütlü katılımın her alanda geliştirilmesi Kadın Özgürlük Kurultayımızda karar altına alınmıştır. Bu temelde örgütlülüğün sisteme kavuşması ve kalıcılaşması açısından erkek egemenlikli sistemle mücadeleyi öz savunma ilkesine dayalı olarak geliştirmek gerekmektedir.
ÖZ SAVUNMA
Düşmanın hem askeri, hem de toplumsal yozlaştırmaya dayalı ideolojik ya da fiziksel saldırıları karşısında toplumu, kadın özgürlük değerlerini ve varlığını savunmak temel görevdir. Bu temelde öz savunmanın paradigmanın temel bir ayağı olarak her zamankinden daha fazla gündemleştirilmesi ve toplumsal çalışmaların merkezine alınması gerekmektedir. Dördüncü hamlenin niteliği “varlığımızı korumak, özgürlüğümüzü sağlamak ve savunmak olarak belirlenirken öz savunma dördüncü hamlenin temel mücadele esası olarak öne çıkmaktadır. Öz irade temelinde kendi özgür geleceğimizi inşaya yönelmek her türlü saldırıya cesaret kadar, ondan daha fazla örgütlülükle cevap vermek gerekmektedir. Bu temelde örgütlenme seferberliğini en fazla bu alanda geliştirmek temel görevdir.
KAPİTALİZME ALTERNATİF KARŞIT ÖRGÜTLENME
Kapitalist moderniteyle mücadelede kuşkusuz kapitalizmin kendisini örgütlediği alanlarda alternatif, karşıt örgütlenme geliştirmek ve bu alanları kapitalist modernitenin tasarrufundan çıkarmak gerekmektedir. Bu temelde ekonomik alanın kara, rekabete dayalı, emeği sömüren, talan eden finans kapital biçimden kurtarılarak gerçek anlamına kavuşturulması ve toplum yararına, adil dengeli ihtiyaçların karşılandığı ekolojik ekonomik üretim biçimlerinin örgütlendirilmesi gerekmektedir. Bu temelde kapitalist moderniteyle mücadele temelinde kurultayımız ekonomik alanın örgütlendirilmesi için belli bir planlama kapsamına ulaşmıştır. Kadının bizzat geliştirdiği komünal ekonomi üretim biçimlerine, başta kooperatifler olmak üzere ortak örgütlenmelere, kar amacı gütmeyen girişimlere dayalı bir karşılıklı dayanışma ve paylaşıma dayalı bir anlayışa ihtiyaç vardır. Kadınları en fazla etkileyen yoksulluk ve işsizlikle mücadele kadar alternatif komünal üretim biçimlerini hızla pratikleştirmemiz gerektiği ortadadır.
KADIN ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİNİN EVRENSELLEŞTİRİLMESİ
Kurultayımız, kadın özgürlük mücadelesinin evrenselleştirilmesi amacıyla yürütülen diplomasi çalışmalarını da değerlendirmiştir. Bu kapsamda toplumsal cinsiyetçiliğin aşılarak özgürlük ölçüleri temelinde kadın ve erkek kimliğinin inşası ve bu esas üzerinden ahlaki ve politik toplum hedefi evrenseldir, kadın örgütleriyle ortaklaşma arayışımızın esas temelidir. Buna dayalı olarak geliştirilen diplomasi çalışmalarında bu amacımıza denk düşecek şekilde tüm kadın örgütleriyle ortaklaşma çalışmalarımız yetersiz kalmaktadır. Diplomatik alanda kadın renginin devletçi zihniyet karşısında alternatif olarak geliştirilmesi ve kadın örgütlerini bu temelde buluşmanın gerekliliği ortaya konmuştur. Kurultayımız bir süre önce gerçekleştirilen Venezüella kadın konferansında hareketimiz adına katılan delegasyonun ideolojik kimliğimizin genişliği ve örgütlülüğümüze rağmen sorunu çözmekte yaşadığı yetersizlik ve bu temelde geri çekilmesini eleştirmiştir. Bu konuda yapıcı ve çözümleyici yaklaşımın geliştirilmesi ve kadın sorununun toplumsal ve evrensel karakteri gereğince küresel çapta kadın birlikteliğinin örgütlendirilmesi için çalışma yürütülmesini ilkesel düzeyde bir kez daha dikkat çekmiştir.
ORTADOĞU’DA ULUSÜSTÜ KADIN BİRLİKTELİĞİ
Kadın özgürlük mücadelesi kapsamında başta Ortadoğu olmak üzere ulus üstü bir birlikteliği tüm kadınlarla yakalamak stratejik önemdedir. Bu temelde önemli bir planlamaya giden kurultayımız bunun bir ayağı olarak Dünya Kadın Kurultayını pratikleştirmeyi planlamanın önemli bir maddesi olarak belirlemiştir.
Yürütülen tüm tartışmalarda belli bir eleştiri-öz eleştiri düzeyini yakalayan kurultayımız, mücadeleye öncülük ederek fedaice şehit düşen yoldaşlarımız şahsında tüm devrim şehitlerini minnetle anarak doğru bir pratik ve başarı için yüksek bir azimle katılmayı ve bu temelde militanlaşmayı şehitlere bağlılık ölçüsü olarak ele almıştır. Kurultayımız Reber Apo’ya bağlılık tutumunu şehitler çizgisinde pratikleşme sözüyle yenilemiş, esaret koşullarının sonlandırılması, Kürt halkını özgürleşmesi ve özgür kadın ve özgür erkekle özgür yeni bir yaşamın yaratılması ilkesini stratejik kararlaşma olarak belirlemiştir. Bu temelde kurultayımız PAJK-YJA STAR-YJA-GENÇ KADIN çalışmaları kapsamında ortak bir planlamaya ulaşmış, önümüzdeki sürece bu temelde katılmayı hedeflemiştir.
Sonuç olarak Reber Apo öncülüğünde gelişen özgürlük mücadelemiz muazzam direnen Kürt kadını ve halkının, on binlerce fedai ordusunun onurlu duruşuyla halklar açısından büyük bir moral ve başarı kaynağı olmuştur. Bu gerçekliğin ahlaki ve politik toplum hedefli bir geleceği öz irade ve bilinçle inşa etmesi açısından devrimci halk savaşı esaslarında direnişi yükseltmek ve zaferi bu temelde karşılamak gerekmektedir. Kadın öncülüğü üzerinden inşa edilmiş bir gelecek cinsiyetçi toplum yerine ahlaki ve politik toplum ilkeleriyle insanca ve anlamlı yaşamın somut ifadesi olacaktır. Bu temelde değerlerimize, varlığımıza, yaşam hakkımıza, cins kimliğimize yönelmiş her türlü tehdit ve fiili saldırı karşısında öz savunma mücadelemizi yükseltmek ve geleceğimizi kendi ellerimizle inşa etmek 21. Yüzyılı halklar öncülüğünü kadın karakterli bir şekilde somutlaştıracaktır. Bu inanç ve kararlılıkla tüm kadınları ve halkımızı Reber Apo ile birlikte özgür bir gelecek için bütün gücümüzü ortaya koymaya çağırıyor, “gelecek amacı insanca olanların büyük direniş mücadelesiyle özgür ve onurlu olacaktır diyor, özgürlük için muazzam direnme ve zafere ulaşma sözümüzü yineliyoruz.
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi
www.navendalekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net – www.lekolin.info