• Latest

Kürtlerin Hepsi Zindanda Değil !

15 Mart 2020

Ortadoğu’da Hegemonya Savaşı Ve Kürt Halkının Stratejik Konumu

4 Temmuz 2025

Şam İktidarının Savunma Bakanlığı Kontra Bir Gücün Hazırlığını Yapıyor- ÖZEL HABER

3 Temmuz 2025

Zihniyetin Aşamaları Ve Bilincin Taşıyıcıları

3 Temmuz 2025

TC ve HTŞ Dünyanın Gözü Önünde Alevileri Katletmeye Devam Ediyor-HABER ANALİZ

2 Temmuz 2025

Demokratik Toplum Sosyalizmi ve Öz Savunma

1 Temmuz 2025

Zilan’ın Fedailiği: Özgürlük Aşkının Manifestosu

30 Haziran 2025

Önder Apo’nun Manifestosu Ve Yaşanan Gelişmelere Etkisi

30 Haziran 2025

MİT ve HTŞ, Uyuşturucu Kaçakçılığında Baas Rejiminin İzinden Gidiyor!- HABER ANALİZ

28 Haziran 2025

Küresel ve Bölgesel Hegemonik Rekabetin Bir Yansıması

27 Haziran 2025

Emperyalist Savaşlar Ve Devrim İmkânları

26 Haziran 2025

Efrin’de El Emşat Çeteleri Yeniden Aktifleşiyor- ÖZEL HABER

25 Haziran 2025

‘Niyeti İyi Olan Bir Devlet, Kongre Sonrası İkinci Gün Komisyon Kurardı’

25 Haziran 2025
No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • Politik Analiz
  • Makaleler
  • Haberler
  • Dizi Yazı
  • Araştırmalar
  • Kadın
  • Özgürlük Perspektifleri
  • Kim Kimdir?
6 Temmuz
No Result
View All Result
  • Anasayfa
  • Politik Analiz
  • Makaleler
  • Haberler
  • Dizi Yazı
  • Araştırmalar
  • Kadın
  • Özgürlük Perspektifleri
  • Kim Kimdir?

Kürtlerin Hepsi Zindanda Değil !

15 Mart 2020
in Serbest Yazılar
A A
Facebook İle PaylaşınTwitter İle Paylaşın

30 Ekim 2012 Salı Saat 08:20

İşgalci TC ve onun hükümeti geleneksel işgalci politikalarda ve zihniyetinde ısrar ederken bu durumun sonucu hem içte hem dışta özcesi her alanda iflas ve tıkanma yaşamaktadır.

İşgalci TC ve onun hükümeti geleneksel işgalci politikalarda ve zihniyetinde ısrar ederken bu durumun sonucu hem içte hem dışta özcesi her alanda iflas ve tıkanma yaşamaktadır. Diğer tarafta başta Kürt sorunu olmak üzere var olan sorunlar yeni krizlere neden olmaya devam ediyor. 

Devletleşen AKP, devletin bütün imkânlarını ele geçirdikten sonra kendinden olmayan, kendi dışındaki herkesi hedefine koydu. Kürtler dışında ona karşı direnç gösteren, ben muhalefetim diyen kesimleri ya baskı, tehdit ve cezaevi politikalarıyla rehin aldı ya da bir şekilde satın aldı ve tasfiye etti. Başta TC ordusunun ve bütün devle kurumlarını kendi kontrolüne aldıktan sonra kendini rakipsiz bırakan faşist AKP hükümetinin bütün öfkesinin nedeni Kürtlerin iradesini kıramaması ve Kürt halkının ona karşı hala dik durmasıdır.  

İşgalci AKP hükümetinin inkar ve asimilasyonuna karşı son cezaevlilerindeki Kürt tutsakların başlattığı büyük direnişine ve açlık grevine karşı takındığı tutum bir kez daha gerçek niyetlerini ortaya koymaktadır. Sömürgeci hükümetin ne alçakça ve sinsi planlar içinde olduğunu bir kez daha ortaya çıkmıştır. Kürdistan Özgürlük Hareketi’nin her alanda başlattığı direnişle iyice köşeye sıkışan hükümetin gerçek yüzü ve oyalama politikalarını deşifre ettiği gibi boşa da çıkarmıştır. Faşist TC ve onun son hükümeti öyle anlaşılıyor ki kirli tarihinden ders çıkarmamıştır. Öyle anlaşıyor bundan sonrada bu yolda ısrar edecektir . AKP’nin bunu iyi bilmesi gerekir ki cezaevinden ölüm orucu direnişçilerinin cenazeleri çıkarsa ne AKP ne de TC devletinin ne siyasi ne de fiziki varlığını sürdürme koşulları tamamen ortadan kalkacaktır. 

Kürt halkının radikal Demokratik ve Özgürlükçü muhalefeti başka bir başka bir muhalefete benzemez. Hele CHP ve MHP’nin sözde ve danışıklı muhalefetine hiç benzemez. Cezaevlerinde ölüm oruçları ile yakılan özgürlük ateşi devlet nezdinde üç maymunları oynamaya devam edilirse ve çok acil bir çözüm bulunmasa herkesi en çok da AKP devletini yakacaktır.  Nasıl 80’lerde Diyarbakır cezaevindeki direniş Kürdistan da büyük bir halk direnişi sağladıysa, Kürdistan’ın ulusal kurtuluş ordusunu kurduysa bu defadaki görkemli direniş onun da ötesinde bir sonuç yaratacaktır. PKK tarihi bunun örneğidir. 

12 Eylül 80 sonrası gelişen Kürdistan Özgürlük Mücadelesi’nin geliştirdiği ne kadar büyük bir maddi manevi maliyete sebep olduğunu devletin birçok yetkilisi tarafından defalarca itiraf edilmiştir. Bu defaki başta ölüm orucu direnişi olmak üzere geliştirilen topyekûn direnişin işgalci devlet temsilcileri ve ihanetçi-işbirlikçi kesimler için nasıl bir cehenneme dönüşeceği tahmin etmek zor olmazsa gerek.  Bütün Kürtler zindanda değiller. Kürt halkının binlerce öncüsü AKP devleti tarafından cezaevlerinde rehin tutuluyor olabilir ama unutulmamalı ki hesap soracak onuruna sahip çıkacak milyonlarcası dışarıdadır.      

Amed Dilxwaz

Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

www.navendalekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net – www.lekolin.info
                                 

Tags: araştırmakurdiKurdishkurdistanLekolinTurkishTürkiye
Share200Tweet125
Previous Post

Dîmenên Çalakiya Çelê Di Gerila TV De Ne

Next Post

Kapitalist Modernitenin Hegemonik Saldırısı ve Ortadoğu Krizi

Lekolin

Lekolin

RelatedPosts

Makaleler

Hafıza, Umut ve Yeniden Doğuş

by Ari Tufan
15 Mayıs 2025
0
1.5k

Güneş dağlara vurduğunda, umut da yüreğe doğar. Bu söz, sadece...

Read more

Gittiği Yerde Güzellikler Bırakan Fedai…

4 Temmuz 2024
1.6k

Yürüyorlar…

20 Haziran 2024
1.6k

Kapıya Kilit Vurursanız İşler zorlaşır!

15 Ocak 2024
1.6k

Ş.Zilan (Zeynep Kınacı) Arkadaşın Anısına-BÖLÜM 2

1 Temmuz 2023
2.2k
Next Post

Kapitalist Modernitenin Hegemonik Saldırısı ve Ortadoğu Krizi

  • Hakkımızda
  • İletişim
  • Yorum İlkesi
KÜRDİSTAN ARAŞTIRMALAR MERKEZİ

© 2025 Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi