16 Haziran 2019 Pazar Saat 06:19
0
21
:” ”
:””
” “,
:” ”
Katliamlarla Kürt’leri
tarihten silmeyi başaramayan TC ve Emperyalist hegemoncu güçler fırsat bulduğu
her anda Kürtlerin bulunduğu alanları işgal etme operasyonları başlatıyor. Türk
devletinin planlı soykırımcı saldırıları tarihten bu güne kadar devam etmektedir.
Bu saldıralar İttihat ve Terakki
yönetiminden başlayıp her dönemde farklı soykırımcı politikalar
doğrultusunda uygulanmış ve uygulanmaya devam edilmektedır. Bu soykırımcı
politikalar, dil, kültür asimilasyonlarından tutalım da demografiyi değiştirme,
Kürdistan topraklarını işgal ederek, Kürtleri sürgüne gönderme politikaları olarak
geliştirilerek sürdürülüyor.
İttihat ve Terakki’nin Soykırımcı Politikaları ve AKP
Osmanlı-İran anlaşmasıyla
17. yüzyılda söz konusu sınırlar çizilirken Türk devleti, Osmanlı dönemindeki İttihat
ve Terakki yönetiminin başlattığı bu soykırımcı politikalarla Kürdistan’ı ele
geçirmek istiyordu. Kürdistan’ı ele geçirme politikasına ise Misak-ı Milli
demişlerdi. 28 Ocak 1920’de İstanbul’da toplanan son Osmanlı Mebusan meclisinde,
Kürdistan’ı işgal planı oy birliğiyle kabul edilerek 17 Şubat’ta kamuoyuna
açıklanmıştır
Misak-ı Milli’nin
kamoyuna açıklanmasıyla birlikte Kürdistan’ı parçalamak için Türk devleti,
Fransa-İngiltere ile daha sonra da Amerika ve Sovyetler Biriğiyle anlaşarak bu
alanları sattı. O dönemde Kuzey Suriye Fransız’lara satılırken, Musul-Kerkük’ü ise ingiliz’lere sattılar.
Buradaki amaç Kürt’leri dağıtmak, parçalamak ve özgürlüklerini engellemekti.
İttihat ve Terakki’nin
soykırımcı politikaları ise bu gün AKP iktidarıyla güncellenmektedır. Aynı
zihniyetin savuncuları Kürt’leri yok etmek ve tarihten silmek için kirli
politikalarını devreye koymuş durumdalar. İttihat ve Teraki’nin zihniyeti olan
AKP zihniyeti Kendi varlığını Kürt’lerin yok oluşu üzerinde yaratmaya
çalışmaktadır.
TC, ABD ve NATO’nun onayıyla Kürt alanlarını işgal
ediyor
Türk devleti bu
soykırımcı politikaları ile Amerika ve NATO’nun da onayıyla Kürdistan’nın Rojava
ve Başur parçalarını işgal ederek kendi himayeleri altına almak istemektedir.
Eğer dikkat edilirse bu işgalin batı ucu Efrin, doğu ucu ise Xakurke-Bradost
alınıdır. Diğer bir parçası ise Rojhilat’e Kürdistan’dır, ki o da İran
eğemenliği altındadır. İran Rejimi altında bulunan Kürt’ler ise sürekli rejimin
dayatmaları ile karşı karşıya kalmakta ve sesini çıkartan kişiler idam
edilmektedır. İran’da yapılan bu faşizan uygulamalar emperyalist güçlerin
sistemli yürüttüğü politikalarının bir paraçasıdır.
Kürdistan’ı işgal etme
planı sistemli bir şekilde yürütüldüğü gözler önüne serilirken, sistemli
yürütülen işgale karşı Güney Kürdistan yönetimi sesini çıkartmıyor. Sesini
çıkartmamakla birlikte Türk devleti ile ittifak ederek işgale destek
vermektedır. Bu doğrultuda KDP ve Güney Kürdistan yönetiminin kendi kişisel
çıkarlarını esas aldıkları ve Güney Kürdistan halkının çıkarlarını bertaraf
ettikleri görülüyor.
Kürd’ü Kürd’e Kırdırma Politikası
Türk devleti Misak-ı
Milli sınırlarına ulaşmak için Kürtleri kullanarak Kürtlerin alanlarını işgal
ediliyor. Türk devletinin Güney Kürdistan topraklarında 25’ten fazla askeri
üssü bulunmaktadır. Bu da gösteriyor ki ortada bir işgal girişimi var. Hatta
Güney Kürdistan’nın bir çok alanı işgal edilmiş durumdadır. Bu işgal
girişimleri Güney Kürdistan yönetiminin yardımıyla yapılıyor. Yani KDP ve Güney
Kürdistan güçleri kendi topraklarını kendi elleriyle TC’ye teslim ediyor. ABD
ve NATO’nun Türk devletinin Kürt alanlarını işgal etmesine ses çıkartmaması ise
yapılan anlaşmaların somut örneğidir. Yapılan anlaşmalar doğrultusunda bu işgal
operasyonları yürütülüyor.
Ocak 2018’de Afrin
işgaliyle başlayıp, 25-26 Mayıs tarihlerinde Xakur’e Bradost alanın kadar devam
eden işgal operasyonlarının amacını iyi görmek gerekir. Burada ilk amaç Türk
devletinin “Misak-ı Milli sınırlarına ulaşmak istemesidir. Bununla birlikte
Kürtleri statüsüz bırakmak ve Ortadoğu’daki etkinliğini artırmaya yöneliktir.
TC, Batından doğuya Kürt alanları işgal etme
hayali peşinde
Türk devletinin Efrîn’den
Xakurkê’ye kadar ki alanı ele geçirme
işgal etme kararı, planı, projesi olduğu aşikardır. Türk devleti Afrin’den
Xakurke’ye kadar sınır çiziyor. Hem Rojava hem de Başur Kürdistan’nı işgal etme
planlarını devreye koymuş durumdadır. Zaten Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan bir kaç
defa yaptığı açıklamalarda “Misak-ı Milli sınırlarına uluşmak bizim tek
hayalimizdir. Bunun için ne gerekiyorsa yapıyoruz ve yapacağız “açıklamalarını
göz ardı etmemek gerikir.
Türk devleti ilk olarak
DAİŞ çeteleriyle birlikte Rojava’yı işgal planlarını devreye koydu. Ancak
DAİŞ’in yenilgiye uğramasıyla birlikte yönlerini Xakurke’ye verdiler. Yani Türk
devletinin DAİŞ yoluyla Rojava’ya saldırmasıyla, Türk askerlerinin Pençe
Operasyonu adı verdikleri Xakurke’yi işgal saldırıları aynı amaç ve hedef
doğrultusunda yapılmaktadır.
Dört parça Kürdistan’da
işgallere karşı Kürt halkı sesini
yükseltmese Türk devleti ve emperyalist güçler kendi hayallerini
gerçekleştirmek için soykırımcı politikalarını daha da derinleştireceğini
gösteriyor. Tek amaç Kürtleri tarihten silmek ve Kürt alanlarını ve bölgelerine
sahip olmaktır.
Sara GULAN
0
21
TR
KO
:” ”
:””
” “,
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi
www.lekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net –
www.lekolin.info -www.navendalekolin.com -http://kursam.org/index.html-
http://kursam.net/index.html
İttihat ve Terakki’nin Soykırımcı Politikaları ve AKPTC, ABD ve NATO’nun onayıyla Kürt alanlarını işgal
ediyorKürd’ü Kürd’e Kırdırma PolitikasıTC, Batından doğuya Kürt alanları işgal etme
hayali peşindewww.lekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net –
www.lekolin.info -www.navendalekolin.com -http://kursam.org/index.html-
http://kursam.net/index.html