13 Nisan 2020 Pazartesi Saat 06:25
Her savaşta savaşın bir ahlakı,
bir kuralı vardır. Ancak faşizmin en düşürücü örneğini gösteren AKP-MHP rejimi
ahlak adına ne varsa yok etmiş, en vahşi biçimde saldırganlaşmıştır. Agit İpek,
Ekin Wan, Hacı Lokman Birlik, 7 gün boyunca cenazesi sokaklarda bekletilen
Taybet Ana, yine Efrin işgalinde TC çetelerinin YPJ’li savaşçının cenazesine
yaptıkları ve yine Dersim’de şehid düşen HPG gerillarının cenazelerinin üzerene
basıp foto çekmeleri gibi birçok örneği bulunan bu vahşet, kokuşmuş zihniyetin
ahlak yoksunluğunu gözler önüne
sermektedir.
Dersim’de merkeze bağlı Xelasor
Tepesi’nde 23 Mayıs 2017’de şehit düşen HPG’li Agit İpek’in cenazesini almak
için üç yıldır mücadele eden ailesi, iki gün önce Diyarbakır Adliyesi’ne
çağrıldı. Dersim’den 2 Mart’ta PTT yoluyla gönderilen cenazesi teslim edildi.
Bu ahlaksızlık yetmiyormuş gibi
bir de cenaze törenine kimsenin katılmasını izin verilmemiş, ailenin yas tutma,
toplumun ailenin acısını paylaşma ve taziyeleri sunma hakkı ellerinden
alınmıştır. Dini vecibenin yerine getirilmesi zorla engellenmiştir.
Korku ne kadar büyükse saldırını
boyutları o kadar artar. Bu kirli uygulamalar AKP rejiminin ne kadar
korktuğunun ifadesidir. Her sıkıştığında, tükenmekte olan diktatörlüğünün
yarattığı korku ile saldırmaktadır. Kürd halkını yarattığı korku atmosferiyle
elinde tutamayan bu zihniyet, cenazelere yaptığı işkence aslında topluma ve
şehid düşen gerillanın ailesine yapılmak isteniyor. Ancak Faşist AKP-MHP rejimi
gerilla cenazelerine işkence etmekle, parçalayıp bölmekle zafer elde
edemeyecektir. Çünkü cansız bedenin tahribi, fikirleri, sahip olunan ideolojiyi
ve verilen mücadeleyi zayıflatmaz aksine güçlendirir.
Hitler faşizmini bile geri de bıraktılar!
AKP-MHP faşist rejimi askerleri,
öldürdükçe kendi korkularını aşan, tüm insani duygularını bastıran, sadece
silah arkadaşlarıyla oluşturduğu savaşçı cemaatinin zaferini düşünen bir makina
haline gelmektedir artık. Hitler faşizminin siyaset teorisyeni Carl Schmitt’in
siyaseti dost düşman karşıtlığında tanımlamasından ve nihayet psikolojik
araştırmalarından şunu biliyoruz: Savaşta başkasını öldürmek için onu insan
olarak görmemek gerekir. Karşıtınızı insan olmaktan çıkarmak, insanlığın bir
üyesi saymamak, her hangi bir hayvan düzeyine indirgemek zorundasınız. Aynı zamanda
barbarlık tarihi olan medeniyet süreci, insanın kendisini hayvanlara karşı
kutsadığı ve bu nedenle bugüne kadar onları öldürmekte sorun görmediği bir
tarihtir de. Monotheist dinler de bunu öğretmiştir. Aksi takdirde başka bir
insanı öldürmüş olmanın yarattığı suçluluk duygusunu ve acıları aşamazsınız.
Karşınızdakini ne kadar insanlığın dışına iterseniz, o kadar iyi. Günümüz savaş
teknolojileri ile donatılmış TC faşizmi de bu psikoloji ile hareket ederek
Hitler faşizmini bile gerisinde bırakmıştır.
DAİŞ zihniyetli AKP-MHP faşizmi
Gerilla cenazelerine yapılan
işkencelerle IŞİD’in yaptıkları arasındaki fark görünmemektedir. YPG-YPJ
şervanlarının cenazelerine barbarca saldıran, parçalara ayıran DAİŞ zihniyeti Bakur Kürdistan’ında işgalci,
faşist TC askerlerinin pratiği ile devam ettirilmektedir. AKP-MHP faşist rejimi
Türkiye’de hem transnasyonal hem iç
sermaye gruplarının azgınlaşan sömürüsünü siyasal İslam ile perdeleyen, her
alanda yolsuzluk sarmallarına gömülmüş, devlet-parti bütünleşmesini sağlamış,
insan hak ve özgürlüklerini ve muhalefeti hiçe sayan mezhepçi bir faşizmin
uygulayıcısı haline gelmiştir.
Yaşanılanlar şunun açık
göstergesidir ki AKP-MHP faşist iktidarının ezelden beri gelen Kürt
düşmanlığının devamıdır. Önemli olan Kürt halkının bu düşmanlığı iyi görüp,
düşman bilincine ulaşması olacak. Halen bu yapılanlara sebep arayabilecek köle
ruhlular olması düşman gerçekliğinin ve düşmanın özel savaş politikalarını
çözümleyememesinden kaynaklanmaktır. Onlarda kürt tarihine kara leke olarak geçeceklerdir.
Militan RÊHAT
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi
www.lekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net –
www.lekolin.info -www.navendalekolin.com -http://kursam.org/index.html-
http://kursam.net/index.html