25 Ağustos 2016 Perşembe Saat 11:52
Suriye’de, yaşadığı
topraklardan savaş nedeniyle kaçıp Türkiye’ye göç etmek zorunda kalan kadınlar,
Türkiye’de fuhuş sektörüne sürükleniyor. Gezgin fuhuş ağlarınca, para
karşılığında kadınlar çeteler tarafında pazarlanıyor. AFAD kamplarında kamp
dışına giriş-çıkış izini verilmesi karşılığında devlet görevlileri de fuhuş
sektöründe komisyonlarını alıyorlar.
Savaşın yaralı göçmen kuşları, umuda kanatlanıp Türkiye
kıyılarına kondular. Birçoğu ana, anaların bağrında kopan genç kızları AFAD
Kamplarında fuhuşa insani ihtiyaçlarını karşılama karşılığında sürükleniyorlar!
Özelde genç kadınlar, pazarın gözdesi olarak görülüp yüklü
para karşılığın da, “evleneceksin hayatın kurtulacak adına tanımadıkları
insanlara pazarlandılar.
“Evleniyorsun…kurtuluyorsun! adıyla, iyi bir gelecek
umuduyla kandırılan Suriyeli kadınlardan rant elde eden, bunun pazarı
oluşturulan ve buna resmiyet kazandırılan bir dram ile karşı karşıyayız AFAD
kamplarında. AFAD kamplarında kadınların sayısı arttıkça çeteci güçler pazarı
genişletmeye her kesime istedikleri vakit hizmet etme arayışına girdi. Suriye
sınırından başlayan bu kirli trafik şu anda Türkiye’nin ve Bakurê Kürdistan’ın
dört yanında kol geziyor. Fuhuş pazarı her geçen gün ilerliyor. Türkiye’nin
birçok kent ve şehirlerinde yaygınlaştırılıyor.
Savaşın en derin acısını kalıcı olarak kadınlar sosyolojik,
psikolojik olarak sürekli yaşıyor. Aile kurmaya, ev kurmaya kodlanmış kadınlar
geçmişinden kopamaz. Aileyi koruma içgüdüsüyle bütün zorluklarla en fazla kadınlar
karşılaşıyor. Savaşların bütün acısını her zaman kadınlar derinden hissediyor.
Suriyeli kadınlar Türkiye’de göçmen olmanın getirdiği depresyonla birlikte
fuhuşa insani ihtiyaçlarını karşılamak için zorunlu kılınıyorlar. AFAD
kamplarında fuhuş yapmayan kadınlara erzak verilmiyor, tehdit ediliyor, tecride
maruz bırakılıyorlar.
Türkiye’de oluşturulan AFAD kampları sözde mağdur durumdaki
insanlara yardım ettiğini iddia ederken, binlerce mülteciye yardım ettiğini
söylerken gerçekte bu kamplar çetelerin örgütlendiği, savaşçı çıkardığı,
ekonomik ihtiyaçlarını karşıladığı, silahlı eğitim kamplarına dönüştürdüğü,
silah ve cephane deposu haline getirdiği kamplara dönüştürüldü. Bu kamplar
üzerinden her türlü kirli iş yapıldı/yapılmaya devam ediyor. En büyük
icraatları ise kadınların bedenleri üzerinde sektör oluşturdular. Bu kamplar
mülteci kampları değil daha çok toplama kampları, insanların satıldığı özelde
kadınların pazarlandığı köle pazarları haline dönüştürüldü.
AFAD kamplarında devlet görevlilerinin, savaş mağduru
kadınlara taciz ve tecavüz vakaları her geçen gün artıyor. İnsani ihtiyaçları için kamp görevlilerinden
talepte bulunan kadınlardan, kendileri ile birlikte olmaları için zorladıkları
bunu kabul etmeyen kadınların hiç bir ihtiyacının karşılanmadığı ifade
ediliyor. AFAD denetiminde olan özellikle Reyhanlı, Yayladağı ve Altınözü’nde
bulunan kamplarda birçok kadına tecavüz edildiği ve yaşanan tecavüz
vakalarından kaynaklı onlarca kadının hamile kaldığı ve bunla beraber bebek
ölümlerinin arttığı belirtiliyor.
Bu kamplarda Suriyeli kadınlara yönelik gelişen taciz ve
tecavüz vakalarından Reyhanlı kaymakamlığı başta olmak üzere birçok devlet
görevlisi bulunuyor hatta bazı devlet görevlileri bu işin içindedir. Devlet bu
sektörün içindedir ve hatta bu sektörü bizzat devletin kendisi geliştiriyor. AKP
bir taraftan iç ve dış politikada mültecileri kendi politikasına kalkan
yaparken, mülteciler için AB ülkelerinden para alırken diğer taraftan AFAD
kamplarında insanlık trajedileri yaşanıyor. Bu trajedinin mağdurları her zaman
olduğu gibi yine kadınlar ve çocuklar oluyor.
Suriyeli kadınların bedeni ve onurunun ayaklar altına
alınması, pazara dönüştürülmesi aynı zamanda Suriye halkının, Arap halkının
temel değerlerinin ayaklar altına alınması ve yozlaştırılmasıdır. Kadın
insanlığın onurudur. Cennetin anaların ayakları altında olduğu söylenirken,
kadının kutsallığı günümüzde ayaklar altına alınıyor. AKP’nin İslam anlayışı,
kadının devlet eliyle pazarlanması hangi siyasete ve hangi kutsallıklara dayalı
geliştiriliyor insan anlam veremiyor. Kadına ve kadın bedenine saldırıları
kınamak yetmiyor. Kadın kuruluşları bu konuda öncülük yapmalı ve AFAD
kamplarında kadınlara yönelik saldırıları yakından takip ederek sonuçlarını
uluslararası kamuoyu ile paylaşmalı, AFAD kamplarının gerçek yüzünü herkes
görmelidir.
Zin Maraş
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi
www.lekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net –
www.lekolin.info -www.navendalekolin.com -http://kursam.org/index.html
0
21
TR
HE
:” ”
:””
” “,” ”
0
21
TR
HE
:” ”
:””
” “,” ”