• kurdî
  • العربية
  • Anasayfa
  • Haber
  • Makale
  • Araştırma
  • Politik Analiz
  • MİT Gerçekleri
  • Tüm Bölümler
    • Anketler
    • Duyurular
    • Röportaj
    • Editörden
    • Ekoloji
    • Ekonomi
    • Kadın
    • Gençlik
    • Dış Basından
    • Kürdistan Tarihi ve Dili
    • Kim Kimdir?
    • Basın Bültenleri
    • Basından Seçmeler
    • Kronoloji
    • Belge
    • Dizi Yazı
    • Okuyucudan
    • Özgürlük Perspektifleri
    • Serbest Yazılar
    • Teknoloji
    • MİT Gerçekleri
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
  • Anasayfa
  • Haber
  • Makale
  • Araştırma
  • Politik Analiz
  • MİT Gerçekleri
  • Tüm Bölümler
    • Anketler
    • Duyurular
    • Röportaj
    • Editörden
    • Ekoloji
    • Ekonomi
    • Kadın
    • Gençlik
    • Dış Basından
    • Kürdistan Tarihi ve Dili
    • Kim Kimdir?
    • Basın Bültenleri
    • Basından Seçmeler
    • Kronoloji
    • Belge
    • Dizi Yazı
    • Okuyucudan
    • Özgürlük Perspektifleri
    • Serbest Yazılar
    • Teknoloji
    • MİT Gerçekleri
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
Anasayfa Bölümler Serbest Yazılar

Gittiği Yerde Güzellikler Bırakan Fedai…

İşte yine o anlardan birindeyiz, özlemin yüreğini kemirircesine kendisini hissettirdiği o zaman.. Ardından umut bakışlı ela gözlerini, çocuk masumiyetindeki gülüşlerini, her demine güzellikler sığdırdığın o zaman..

Yayınlayan Lekolin
4 Temmuz 2024
Kategori: Serbest Yazılar
282 3
A A
Gittiği Yerde Güzellikler Bırakan Fedai…
Facebook İle PaylaşınTwitter İle Paylaşın

Zaman ne vakit hükmünü giyer? Hakikat ne zaman nirvanalaşır? Bizler de bu hakikatin yolcuları değil miyiz? Nirvanaya, hakikate ulaşana kadar direnmeyi esas almadık mı? Rêheval Avesta’nın da dediği gibi aynı gökyüzü altında, aynı yıldızlara bakarken yüreğimizin derinliklerinde hissetmedik mi birbirimizi? Ya da her patikayı arşınlarken, önümüze çıkan her taşta her çiçekte, her çeşmede iz bırakanları aramadık mı? Her zamansız gidişte ruhumuza işleyen, bizi daima ayakta tutan yoldaş sıcaklığında bulmadık mı kendimizi? Her eline aldığında intikam duygusuyla sarıldığımız qilêşlerimiz değil miydi? Bir tek yudum dahi uzaklardaki yoldaşınla buluşturan közde pişen çay değil mi? Bir fotoğraf karesinde yansımasını gören, tüm yaşanmışlıkları yeniden tazelenen biz hakikat yolcuları değil miyiz?

Her namede her satırda anlam bulan, xwebun olma yolunda zamanı arşınlayan, değerlerle bütünleşen, ölümsüzlerle aynı sofrayı paylaşmayı kendine esas alan APOCU Fedai Militanlar değil miyiz?

Sorular birbiri ardına sıralanırken buna cevap olanlar ve olacaklar biz hakikat yolcularıyız..

Hakikat yolcuları olarak işte yine o anda, o zamandayız…

Son bir umut kırıntısıydı seni görmek, yine olmadı! Yine kayıp gittin. Patikalarımız çakışır mıydı bilemiyordum artık.. Ama her daim seni aradığımı, gittiğim her yerde seni sorduğumu bilmeni isterim. Bazen şu hayatta şans bizden yana olmuyor maalesef.. Zaman lehimize işlemiyor.

Sana gelen her yol ayrılığa çıkıyordu..

Belki de kendini yeniden yaratmanın adıydı ayrılık,

Bütün yaşanması gereken sevinçlerin yaşama sebebiydi.

Ayrılık, sessiz bir çığlıkta kendini aramak,

Ve bir ananın göz yaşlarında kendini yeniden bulabilmekti.

Onu akıtabilmekti sonsuz sulara.. yıldızlara..

Sahi kaça ayrılıyordu seni özlemenin aksanı..?

Bugün 2. yılını dolduruyor sensizlik..Seni düşünmediğim tek bir gün bile geçmedi. Zamanla sadece zaman geçti, bende olan sen bir nebze de olsa eksilmedi bu zaman deryasında.. Zamanı bile aşan bağlılığımız umuda sarınarak hakikate doğru yol aldı. Yaşama ve zafere olan umudun diriliğini sen ve senin gibi nice fedai yoldaşımızın sarsılmaz mücadelesi belirgin kıldı. Her bir anını kutsal emeğinizle ördüğünüz bu yaşam geride kalan bizlerin amentusu olmaya devam ediyor.  Zamanla bi de katlanarak çoğalan özlemin kaldı bende. Öyle bir özlem ki bazen nefes alamadığım zamanlar, hiçbir yere sığamadığım anlar; kocaman gülüşlerimin içinde boğazıma gelip oturan yumru oldun hep. Özlemin bir tarifi yok, hangi kelimede anlatırsam anlatayım hissettiğim, yaşadığım özlemi anlatmayacak!

İşte yine o anlardan birindeyiz, özlemin yüreğini kemirircesine kendisini hissettirdiği o zaman.. Ardından umut bakışlı ela gözlerini, çocuk masumiyetindeki gülüşlerini, her demine güzellikler sığdırdığın o zaman..

“Fedai gittiği yerde güzellikler bırakandır” böyle demiştin yüreğinde kendinden iz bıraktığın mücadele yoldaşlarına. Nirvanalaşmadan önceki son sözlerin “O düşmanı bu topraklarda bırakmayacağız” olmuştu. Zilanların, Saraların ve Rukenlerin fedailiğini kuşanarak son eylem için yol almıştın. Yüreğinde bin yıllık intikam ateşi ve yüzünde 4.kelebek olmaya giden bir sevinçle.

Düşmanın beyninde patlattığın her mermiyi, giden her bir yoldaşımıza atfettiğine eminim. Son mermine kadar soluksuzca direndiğine, yine her daim olduğu gibi gülen gözlerle düşen yoldaşını kucakladığına.

Zemheri soğukta özgürlük halayına tutuşarak gittiğin son eylemde, o kutsal sevginle kaç yoldaşın yüreğini ısıttın? Düşerken narin bedenin soğuk toprağa yine gülümsüyor muydu ela gözlerin?

Kuşkuya yer yoktur ki sen ölümsüzlüğü kuşanan bir fedai olarak; geçtiğin her yerde güzellikler bırakmış, kutsal şahadeti gülümseyerek karşılamışsındır…

Sana olan özlemim, bağlılığım ve sevgim bu satırlarla son bulmuyor elbet… Peki neydi bizler için sevmek;

Bazen dayanmaktır sevmek; hayat nereden vurursa vursun ayakta durabilmek..

Bazen yaşamaktır sevmek; soluksuz ciger gibi sevgisiz bir kalbin duracağını bilmek..

Bazen ağırdır sevmek; sevdiğine layık olabilimek…

Ve bazen hayattır sevmek; birini çok uzaktayken bile yüreğinde taşıyabilmek..

Daima yüreğimde taşıyacağım seni, bende en güzel sevgini bırakan fedai yoldaşım…

“Şehid Göksu Avesta anısına”

4 Temmuz 2022/ZAP

Mücadele Arkadaşı

Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

Etiketler: FedaiGöksu AvestamucadeleÖnder APORukenŞahadetSaraZilan
Önceki yazı

Muhsin Reşid Cinayeti Mit-Parastın Ortaklığıyla İşlenen Siyasi Bir Cinayettir

Sonraki Haber

Siyasilerin Sükûn Ettiği Sinan Ateş Davası

Benzer Haberler

Hafıza, Umut ve Yeniden Doğuş
Makaleler

Hafıza, Umut ve Yeniden Doğuş

15 Mayıs 2025
Yürüyorlar…
Politik Analiz

Yürüyorlar…

20 Haziran 2024
Kapıya Kilit Vurursanız İşler zorlaşır!
Makaleler

Kapıya Kilit Vurursanız İşler zorlaşır!

15 Ocak 2024
Sonraki Haber
Siyasilerin Sükûn Ettiği Sinan Ateş Davası

Siyasilerin Sükûn Ettiği Sinan Ateş Davası

Öne Çıkan Yazılar

  • Kürt Gerçekliğine Bir Kavramsal Müdahale: Judenrat Gerçeği Ve Sömürgeciliğin Ötesi – 1

    Kürt Gerçekliğine Bir Kavramsal Müdahale: Judenrat Gerçeği Ve Sömürgeciliğin Ötesi – 1

    651 Paylaşım
    Paylaş 260 Paylaş 163
  • Halep Tümüyle MİT’in Kontrolüne Geçiliyor- ÖZEL HABER

    507 Paylaşım
    Paylaş 203 Paylaş 127
  • İsrail-İran Çatışması Ve Demokratik Çözüm Perspektifi- ÖZEL DOSYA

    522 Paylaşım
    Paylaş 209 Paylaş 131
  • Donmuş Çelişki Yumağı Olan Devleti Çözülme ve Tamamen Eritme Mücadelesi

    531 Paylaşım
    Paylaş 212 Paylaş 133
  • Kürt Gerçekliğine Bir Kavramsal Müdahale: Judenrat Gerçeği Ve Sömürgeciliğin Ötesi-2

    573 Paylaşım
    Paylaş 229 Paylaş 143

Önerilenler

Halep Tümüyle MİT’in Kontrolüne Geçiliyor- ÖZEL HABER

İsrail-İran Çatışması Ve Demokratik Çözüm Perspektifi- ÖZEL DOSYA

Donmuş Çelişki Yumağı Olan Devleti Çözülme ve Tamamen Eritme Mücadelesi

Bağdat-Erbil ve Maxmur Üçgeni’nde neler oluyor?

TC Ateşkes Kararına Kimyasalla Cevap Veriyor!- HABER ANALİZ

  • Hakkımızda
  • İletişim
  • Tüm Yazılar
KÜRDİSTAN ARAŞTIRMALAR MERKEZİ

© 2020 Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

Tekrar hoşgeldiniz!

Hesaba giriş

Şifrenizimi unuttunuz?

Tüm alanlar zorunludur

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Oturum aç