06 Temmuz 2019 Cumartesi Saat 07:34
AKP-MHP faşizminin toplumda
yarattığı şiddet, tecavüz ve istismar ortamı normalleşmeye başlamaktadır. Gün
geçmiyor ki bir kadın cinayete kurban gitmesin ya da cinsel istismara maruz
kalmasın. Ayrıca var olan çıkarlarını korumak isteyen diktatör faşizmi kadın ve
çocuk istismarlarının da önünü açmaktadır. Erkek egemen zihniyetli devletin
görev verdiği ve sözde toplumun güvenliğini sağlayan polisi, bekçisi ve
kayyumu, toplum ahlakına uymayan fuhuş, taciz ve tecavüz olaylarında bizzat rol
alıyor.
Bingöl’de 25 Haziran’da
emniyet müdürlüğü tarafından yapılan operasyonda gözaltına alınan AKP’li Bingöl
Belediyesi Başkan Yardımcısı Muhittin Bukan, Uzman Çavuş Ersin Yıldız, korucu
Ahmet Varan ile birlikte Hizbullah davasında bir süre cezaevinde yatan Mehmet
Tekgöçen ile AKP ve MHP üyelerinin yanı sıra kamu kuruluşlarında görevli
kişiler bulunuyordu. AKP, MHP, Hizbullah üyeleri ile korucu ve askerlerin
bulunduğu fuhuş çetesine yönelik başlatılan soruşturmada gizlilik kararı
verildi. Burdan da anlaşılacağı üzere devlet ve iktidar el birliğiyle
yaptıkları pislikleri örtmeye çalışıyor.
“Çıkar amaçlı suç örgütü
kurmak, yönetmek, örgüte üye olmak, yardım etmek , “Birden fazla kişi
tarafından birlikte nitelikli yağma, şantaj, bir kimseyi fuhşa teşvik etmek veya
yaptırmak, aracılık etmek veya yer temin etmek , “Nitelikli olarak özel hayatın
gizliliğini İhlal ile suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama la
suçlanırlarken 29 Haziran’da adliyeye sevk edilen şüphelilerden 10’u
tutuklanırken, 15 kişi adli kontrol şartıyla 21 kişi serbest bırakıldı. Bu
serbest bırakılmalar devletin bizzat bu tür kirli işlerin başını çektiğini
göstermektedir.
Yine Mardin Büyükşehir
Belediyesi’ne kayyum atanması sonrası belediyeye bağlı Kent A.Ş.’ye İçişleri
Bakanlığı’nın kararıyla müdür olarak görevlendirilen E.U. isimli polisin, kadın
çalışanları taciz ettiği ve fuhuşa teşvik ettiği ortaya çıkmıştı.
Bu her iki olayda da yapılmak
istenen fuhuşun, çeteciliğin, taciz -tecavüz ve cinsel istismarın başta
kadınlar olmak üzere toplum nezdinde meşrulaştırılmasıdır. Var olan kapitalist
ve eril zihniyetin her geçen gün kadını toplumdan kopararak hiçleştirmeye
çalışması, kadınsız bir toplum oluşturarak kendi zihniyetlerini var etme
politikasını gütmektedirler.
Aynı şekilde devlet eliyle
devlet okullarında(özellikle imam hatip okulları ve YİBO’larda),
derneklerinde(Gençlik İlim ve Hikmet Derneği ) ve vakıflarında( Ensar vakfı)
çok sayıda çocuk cinsel istismara maruz bırakılmış, ardından da yayın yasağı
getirilerek üzeri örtülmeye çalışılmıştır.
AKP faşist zihniyetinin
iktidar olduğu 2002 yılından günümüze kadar kadın hakları ve temel özgürlüklere
günlük olarak saldırdığını iyi anlamak lazım. cinsiyetçi, ayırımcı, kadın
düşmanlığı yapan zihniyet yapılanmasına karşı, toplumun her alanında örgütlenerek karşı çıkmak mümkün. Kadın olmanın kendisi
bile bir utanç konusu haline getirilmeye çalışılan Türkiye’de sorulması gereken soru, neden bu kadar derin bir
kölelik? Sorusudur. Cevabı kesinlikle iktidar olgusu ile bağlantılıdır. Erkeğe
bu üstünlüğü kadına da bu köleliği dayatan AKP-MHP iktidar olgusudur. AKP-MHP
iktidar yapılanmasını yerle bir etmenin tek yolu özgün çaba ve örgütlülüğü esas
alarak mücadeleyi korkusuzca yükseltmektir.
Militan RÊHAT
0
21
TR
KO
:” ”
:””
” “,
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi
www.lekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net –
www.lekolin.info -www.navendalekolin.com -http://kursam.org/index.html-
http://kursam.net/index.html
0
21
TR
:” ”
:””
” “,
:” ”