27 Kasım günü El Kaide artığı Heyat Tehrir El Şam çetelerinin Halep’e saldırısıyla beraber harekete geçen işgalci Türk devletinin Kuzey doğu Suriye ve Rojava’ya yönelik saldırıları devam ediyor. Eş zamanlı olarak harekete geçen DAIŞ çeteleri işgalci Türk devletinin soykırım saldırılarında aktif rol alırken MİT’in QSD denetimindeki DAIŞ’li çetelerin tutulduğu hapishanelere ve ailelerinin tutulduğu kamplara yönelik yeni bir plan devreye konulduğu öğrenildi.
QSD güçleri 23 Mart 2019 tarihinde DAIŞ çetelerinin Dêrazor’un Baxoz beldesindeki son karargahını ortadan kaldırdıktan sonra DAIŞ’liler hücre örgütlenmesine gitti. Kırsal alanda gizli bir şekilde hareket eden DAIŞ çeteleri bölgede çok sayıda suikast ve saldırı gerçekleştirdi. QSD güçleri DAIŞ çetelerinin hücrelerine de operasyonlar yapmaya devam ederken işgalci Türk devletinin saldırılarıyla beraber DAIŞ yeniden canlandırıldı.
Güvenilir kaynaklardan edindiğimiz bilgilere göre 20 Ocak 2025 tarihinde Hawar Kilis’te MİT’ün üst düzey yetkililerinden bir heyet, DAIŞ emiri Ebû Hûzeyfa’nın da hazır bulunduğu, Müşterek güce (El Hemzat-Süleyman Şah) bağlı çete grubu komutanlarıyla toplantı gerçekleştirdi.
İki buçuk saat süren toplantıda Tişrîn, Qerekozak, Serêkaniye ve Girê Spî hattına gönderilen DAIŞli çetelerin son durumları ele alınırken, DAIŞ’in Suriye topraklarında işgalci Türk devletinin desteği ile hakimiyet alanlarının nasıl genişletileceği tartışıldı.
Edinilen bilgilere göre toplantıda MİT’in DAIŞ lideri Ebû Hûzeyfa öncülüğünde QSD denetimindeki Qamişlo’da DAIŞ çetelerinin tutulduğu Çirgîn Cezaevi ve Hesekê’deki Xiweran Mahallesi’nde bulunan Sinaa Cezaevi’ne saldırı planı yapıldı.
Yine Hesekê, Şedadê, Til Hemis, Rekka ve Tepka bölgelerindeki uyuyan hücrelerin aktif bir şekilde harekete geçirilmesi kararı verilen toplantıda Dêrik ilçesindeki Roj Kampı ve Hesekê’deki Hol Kampında tutulan DAIŞ çete ve ailelerini, bu ayın başında Serêkaniye ve Girê Spî hattına konumlandırılan DAIŞ çeteleri ile koordineli bir şekilde kurtarmak için kapsamlı bir plan yapıldığı bilgisine ulaşıldı.
2019 yılında Suriye Demokratik Güçleri (QSD) tarafından gerçekleştirilen Cizre Fırtınası operasyonu sonrasında 68 binin üzerinde DAIŞ’li ve ailesi Roj ve Hol Kampına yerleştirildi. Ancak 2019 yılından bu yana işgalci Türk devletinin desteği ile Hol Kampındaki DAIŞ hücreleri bölge için potansiyel tehlike oluşturmaya devam etti.
Kampa yönelik olarak bugüne kadar biri 28 Mart 2021 tarihinde DAIŞ gizli hücre yapılanmalarının arttığı kampa ‘İnsani ve Güvenlik Operasyonu’ adıyla bir operasyon başlatılmıştı. Operasyon sonucunda onlarca hücre çökertilirken aralarında DAIŞ emirlerinin de bulunduğu 300’e yakın çete mensubu yakalanmıştı.
Yine 25 Ağustos 2022 tarihinde ve en son YPJ, QSD ve İç Güvenlik Güçleri, Uluslararası Koalisyon’un desteğiyle Hol Kampı’ndaki DAIŞ çetelerine karşı başlattığı “Kalıcı Güvenlik” operasyonunda 79 DAIŞ çetesi yakalandı.
Bugün, Rojava Demokratik Özerk Yönetim’in kontrolünde 68 binin üzerinde DAIŞ’li çete ve aileleri bulunuyor.
Hol Kampı’nda Irak, Suriye, Özbekistan, Azerbaycan, Türkiye, Türkmenistan, Kırgızistan, Çeçenistan, Doğu Türkistan, Endonezya, Rusya, Almanya, Belçika, Norveç, Hollanda, Finlandiya, Mısır, Fas, Cezayir, Tunus gibi 60 farklı ülkeden 65 bin civarında çete ve ailesi kalıyor. Bunlardan 10 bini 60 farklı ülkeden gelen DAIŞ’lilerden, 20 bini Iraklılardan, 38 bini ise Suriyelilerden oluşuyor. Cezaevlerinde 12 binin üzerinde DAIŞ çetesi tutulurken, bunların 5 bini Hesekê’deki Sinaa Hapishanesi’nde yer alıyor. Geri kalan tutuklular ise Qamişlo ve diğer bölgelerdeki cezaevlerinde bulunuyor.
TC’NİN DAIŞ’İ KURTARMA GİRİŞİMLERİ İLK DEĞİL
İşgalci Türk devleti yıllar boyunca eğittiği, finanse ettiği ve beslediği DAIŞ çetelerini tüm gücüyle yeniden canlandırmak istiyor. Bunun için daha önce birçok kez DAIŞ çetelerinin bulunduğu Hol Kampı ve kaldıkları cezaevlerine havadan SİHA’larla ve karadan MİT’in uyuyan hücreleri eliyle saldırılar gerçekleştirdi.
MİT’e göbekten bağlı olan DAIŞ çeteleri 20 Ocak 2022 tarihinde Hesekê’deki Sinaa cezaevine bölgede gizli hücrelerini harekete geçirip saldırmıştı. Saldırıda binlerce DAIŞ çetesi kaçırılmaya çalışılırken QSD, YPG ve YPJ güçlerinin müdahalesiyle bu plan boşa çıkarılmıştı.
Hemen akabinde işgalci Türk devleti başta Kobanê, Serêkaniyê, Hesekê kantonlarına yönelik saldırılarını şiddetlendirdi. Yine Silahlı İnsansız Hava Araçları (SİHA) ile Şengal, Maxmur ve Rojava kentlerine bombalı saldırılar gerçekleştirildi. İşgalci Türk devleti ve ona bağlı çete gruplarının Zirgan, Til Temir ve Eyn Îsa hattındaki saldırıları, DAIŞ’in Hesekê’deki saldırısıyla eş zamanlı olarak başlamıştı.
Bir yandan MİT eliyle DAIŞ’I kurtarma planı yapan işgalci Türk devleti diğer yandan Dış işleri bakanı Hakan Fidan üzerinden DAIŞ’li çetelerin kendi denetimlerine verilmesi için uluslararası güçlere sesleniyor.
İşgalci Türk devleti kampları teslim almak istemesinde temel amaç; DAIŞ tehdidini kontrol altına aldığını iddia ederek, Uluslararası Koalisyon ile QSD arasındaki ilişkiyi zayıflatmayı ve bu iş birliğinin zeminini çürütmeyi amaçlıyor. Böylece, Kürtlerin öncülük ettiği QSD’nin daha rahat tasfiye edilmesini Kürtlerin ve bölge haklarının tüm kazanımlarını daha kolay yok etmiş olacak.
Diğer bir temel amaç da Önderlik’in Ortadoğu’nun JİTEM’i olarak adlandırdığı DAIŞ’in, işgalci Türk devleti tarafından hem Kürt soykırımında hem de Ortadoğu’daki işgalci yayılmacılığında aktif bir şekilde kullanılması hedeflenmektedir.
Militan RÊHAT