07 Ağustos 2013 Çarşamba Saat 06:34
Barış denince insanın aklına bir çok soru geliyor. Barış süreci nasıl olmalı diye ? Barış süreci yasayan taraftarlar ilk olarak uluslararası bir arenada, karşılıklı ülke yararına ve ülke çıkarlarına hizmet edebilecek şekilde ve ülkelerin araya girmesiyle birlikte alınacak kararlarda, ülke içerisinde başta insan hakları göz önünde geçirilerek kanun değişikliğine gidilerek anayasa içerisinde barış sürecinin önünü açabilecek yasa ve maddelerin değişikliğe uğramasıyla olmalıdır. Eğer ki çift taraflı bir BARIS SÜRECI yaşanacaksa…
Barış adına bir taraftan yapıcı şekilde davranarak diğer bölgede Kürtleri kırdırma politikası yürütme mantığı varsa hançeri arkadan vurmak anlamına gelir.
*Barış süreci nasıl olmalı?
*Türkiye gerçekten Kürtler ile barış sürecinde midir?
*Yoksa barış diyerek sadece ateşkes ilan ettirerek zaman kazanmak mı?
*Kürdistan´da 40 yıldır var olan bir Savaştan dolayı yapamadığı Karakolların yapımı için mi zaman kazanmak istiyor ?
*Yoksa PKK´yi Türkiye bölümün de ve topraklarında çıkartarak bugün Rojava´da yaşananlar gibi İslami Çetelere maddi manevi destek vererek Türkiye dışında Kürtleri çetelerle karsı karsıya getirerek bittirmeye çalışmak midir amaç ?
Türkiye Ortadoğu Projesini Suriye´yi dağıtmakla eski kadim dostu Esad´i indirmekle başlamak istedi ama yaptığı plan ve projeler tutmadı. Burada Kürtlerin yürüttüğü siyaset güçlü geldi. Suriye ´de büyük kazanımlar elde etti. Bu kazanımlarda en büyük rahatsızlığı ROJAVA´da dalgalanan PYD bayrağı oldu.
Birincisi:Türkiye Suriye´ye girerek PKK´ye darbe vurması olacaktı. Bu plan tutmadı. Tam tersine Kürtler kazanımlar sağladı Rojava devrimini gerçekleştirdiler.
ikincisi: Türkiye Suriye ve Esad´i yaptığı planlarla yıkamayayınca ve Avrupa ülkelerinde destek alamayınca Suriye´deki El Nusra- El Kaide gibi İslami Çeteleri Türkiye sinir bölgelerinde besleyerek silahlandırdı. İslami Çetelerini besleyen Türkiye, Kürtlerin Suriye´de PYD Bayrağının ve sınırdaki Kürt Yüksek Konseyi bayraklarının dalgalanmasına hazmetmeyerek Kürtlerin sınırdaki kazanımlarını bastırmak istedi.
Tüm bunları yaparken, Kürtlerin artik kaybedebilecek hiçbir şeylerinin olmadığını düşünemeyen Türkiye, Kürtlerin bin yıldır çektiği ve yasadığı katliamları unutmuş olmalıdır ki Kürdistan´da beslediği İslami Çetelerini saldırmaktadır. Unutmamak gerek ki Bu saatten sonra her Kürt patlamaya hazır bir bomba gibidir. Her gün yüzlerce, binlerce gencin gerilla saflarına katılması gerillanın gücünü beş misline katlamıştır.
Barış Süreci´nin bozulmasından en büyük kaybı verecek olan Türkiye olacaktır. Kürtler kayıp edeceği tüm her şeylerini kayıp ettiler. Bundan sonra büyük bir iç savaşın yaşanacağı kesinlik kazanacaktır.
Camii´lerde fetva veren İslami Şeriatçılar Kürtlerin ve Şii´lerin kökünü getireceklerini her defasında tekrarlamaktadırlar. Sosyal medya üzerinde her gün yeni bir Katliam video´sunun yayınlanması kadın- çocuk demeden insanları tavuk gibi kesmeleri, bu uygulama sadece İslami Çetelere mahsus olup bu katliam dünya tarihinde islamın insan sevgisini dünya´ya yaymış ve göstermiştir.
Bu sunu göstermektedir: Kürtler kazanımlarını siyasi yoldan değil de, açık bir tarif ile PKK tekrar Kürdistan´da iş başına gel anlamına gelmektedir.
Özcan Bozoglu
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi
www.navendalekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net – www.lekolin.info