30 Kasım 2010 Salı Saat 12:21
-Eğitim oldukça ciddi bir sorun, eğitim sorunlarını gidermek için oldukça uzun bir zamana ihtiyaç vardır? Siz Federal Kürdistan bölgesi olarak bu konuda yenisiniz ciddi bir tecrübeniz olmamasına rağmen bu işe başladınız. Bu işe nasıl başladınız bu işe başlarken karşılaşmış olduğunuz sorunlar neydi? Kısaca bize anlatır mısınız?
Her şeyden önce Kürtlerin yaşamış olduğu onca felaketin unutulmaması gerekiyor. Özelde 1980’lı yıllarda Halepçe, Enfal operasyonları ve daha başka kimyasal silahlarla yapılan katliamların sonucunda Kürdistan’da 4 bin beş yüz köy yakılıp viran edildi. Bu köylerde yaşayan insanlar zoraki kamplara toplatıldı aynı zamanda bu köylerde ki okullarda ortadan kaldırıldı. Yine bu toplama kamplarına kapatılan insanlarımız kendi yaşamlarını devam ettirebilmesi için okuyan çocuklarını okullardan aldı çalışmaya gönderdiler. Bu tür durumlardan kaynaklı Kürdistan’da okuma düzeyi oldukça düştü.
Saddam döneminde okullarda okutulan müfredat tamamıyla şoven ve Baas milliyetçiliğini farz kılan bir eğitim sistemiydi. 1991 yılında Kürdistan’da serhıldanlar geliştiğinde Kürdistan’ı ele geçirdik fakat bize bırakılan viran edilmiş bir Kürdistan’dı. Bu süreçte saygı değer öğretmenlerimizin emekleri görünmezlikten gelinemez. Eğitim ve öğretimin durmaması için tüm zorluklara göğüs geldiler. Koşulların oldukça zor, eksikliklerin çok fazla olduğu böylesi bir dönemde eğitim olayı oldukça önemli bir projeydi. Biliniyor bu dönemde BM’nin Irak üzerinde, Irak’ın ise Kürdistan’a uygulamış olduğu ambargo söz konusuydu. Bunun yanı sıra komşu ülkelerde de yer yer Kürdistan’a ambargo uyguluyorlardı. Fakat siyasi irade ve halkın iradesinin yanında öğretmenlerimizin güçlü iradesi eğitim seferberliğinin durmasına izin vermedi. Öğretmenlerimiz bazen altı yedi ay maaş almadan bu kutsal görevlerini yerine getirdiler. Bu büyük çaba ve güçlü iradi duruş eğitim projesinin aralıksız devam etmesine yol açtı. Bu gün ise yeni bir döneme girdik. 1991 yılında Kürdistan genelinde ki okul sayısı 1320 idi Kürdistan genelinde ki tüm öğrenci sayısı ise 480 bindi. Bu gün Kürdistan’da okuyan öğrenci sayısı 1milyon 500 bin kişiye ulaştı. Okul sayısı ise 5 bin 6 yüze ulaştı.
Katliamlardan halkın psikolojisi bozulmuştu
Kürdistan’da ki eğitimden bahsederken sadece ekonomik, sosyal ve siyasal koşullardan bahsetmek bu durumu tam olarak karşılamayabilir. Çünkü Kürdistan’da gerçekleşen katliamlar 1987’de enfal operasyonları başladı, 1988 yılında Halepçe katliamı yapıldı. 1991 yılında ise biz eğitime başladık bu durumda halkın yaşamış olduğu acılar daha çok tazeydi ve halk psikolojisi bozulmuştu. Eğitim olayı halkın kendine ve geleceklerine olan güvenini tazeledi. Aynı zamanda bozulmuş halk psikolojisi üzerinde olumlu etki yarattı onlara umut verdi. Bizim için eğitim olayı sadece bir alfabenin öğretilmesi değildi. Her şeyden önce kendine güvenen bir Kürt şahsiyetinin doğmasına büyük katkıda bulundu ve bunun yanı sıra halkın bozulmuş psikolojisinin düzelmesiydi.
Daha modern bir eğitime geçiş yapıldı
-Bu dönemden bu yana eğitim için neler yapıldı?
Bu dönemden sonra halkın köylerine dönmeleri için gereken yardım yapıldı. Yeniden köyler kuruldu ve birçok köyde okullar yeniden inşa edildi.
Bu gün ise eğitim sistemimizin daha modern bir şekilde değiştirilmesi gerektiğine inandık. 2007 yılında yapılan bir eğitim konferansında bu durumu karar altına aldık. Bu sistemde de bazı yetmezlikler var. Ama bu sene sistemin var olan eksiklerini gidermek için çaba içinde olacağız. Eğitim projesi sürekli yenilik isteyen ve devam eden bir projedir. Her sene öğrenci sayısı ve halkın istemleri artmaktadır. Bizde Federal Kürdistan hükümeti olarak halkın bu istemlerini yerine getirmeye çalışacağız.
Yeni sistem öğrenci merkezlidir
Eski sisteme göre ilkokul altı, orta ve lise ise üçer yıldı. Bu sistemde ilkokulu bitirip terk eden birçok kesim vardı ve altı yıl okumanın ilkokul için yetersiz olacağını düşündük onun için ortaokul ile ilkokulu birleştirdik. Ve dokuz yıl okumayı zorunlu hale getirdik. Böylelikle her çocuk için Kürdistan’da dokuz yıl okuma zorunluluğu getirildi. Yeni sistemde eğitim kitapları ve sınav sistemleri tamamıyla değiştirildi. Yeni eğitim sistemimizin temel felsefesi öğrenciyi esas alıyor. Eski sistemde öğretmen kendisinde istenen dersi verip çekip gidiyordu. Öğrenci ise buna karşılık kitapta ki bölümü ezberleyip kendisinde istenen görevi yerine getirmiş oluyordu. Yeni sistemde öğrencinin konuşması soru sorması ve derste aktif olması gerekiyor. Yani öğrenci ile öğretmen arasında herhangi bir korku ya da kaygı olmayacak ama öğretmen ile öğrenci arasında ki sevgi saygı noktasında da bir aşınma olmayacaktır. Yeni sistem öğrencinin daha serbest ve özgür olmasını getiriyor. Bunun yanı sıra ekip ile çalışma esas alınacak. Her beş altı öğrenci kendi projeleri ve çalışmalarını birlikte yapmaları gerekecek. Şuan belki sınıf ve okullarımız düşünmüş olduğumuz bu projeye göre hazır olmayabilir. Birçok köyümüzde bulunan okullar birbirlerinden çok uzaklar, yine bazı okullarımızda sınıflar oldukça küçük fakat sayı olarak oldukça kalabalıklar. Fakat yavaş yavaş daha modern okullar yapmaya çalışıyoruz. Bu sene birçok yeni proje yerine getirildi.
Fen Bilimleri Öğretmenleri noktasında sıkıntılarımız var
-2006 ve 2007 yılında Kürdistan da bir eğitim konferansı gerçekleşti bu konferansta öğretmenlerin %16’sı Arap, %13 Kürt ve %16’sı İngilizce öğretmenleriymiş mevcut konumda bu durumda bir değişiklik var mı?
Her sene birçok öğretmenimiz okullarda mezun oluyor. Fakat eğitim bakanlığı olarak en çok zorlandığımız nokta biyoloji, fen, matematik, kimya ve İngilizce öğretmenlerinin yoksunluğudur. Bizim birçok okulda bu dersleri verecek öğretmen eksikliği söz konusudur. Kürtçe ders verme noktasında ciddi öğretmen sıkıntımız yok fakat tecrübe ve profesyonellik noktasında bazı eksikliklerimiz olabilir. Fakat sistem rayına oturmuştur, önemli olanda budur.
Her geçen gün öğretmen sayısı artmaktadır. 2008 ile 2009 eğitim öğretim yılında 90 bin öğretmen bu sene ise 96 bin öğretmene ulaştık. Yine yeni mezun olan öğretmenlerimizden Kürtçe, Arapça, Tarih, coğrafya ve Edebiyat öğretmenlerin sayıları Fen bilimlerinkinden fazladır. Bu sene yeni 3 bin 200 öğretmen tayin edildi.
Her sene yeni okul binaları yapılmaktadır
-Yine aynı konferansa Kürdistan’da ki ilkokul binalarının %94’ünün kiralandığı söyleniyor. Şuan bu konuda bir değişiklik var mı?
Doğrudur kiralanmış okul binalarımız var fakat sayıları o kadar değildir. Bu sene 3 bin okulumuzda bir öğün eğitim vermektedir. Bunlar çoğunlukla kırsal kesimde ki okullarımızdır. 2 bin 300 okulumuz iki öğünlüktür bunların ise şehir, kasaba ve nahiyelerimizde bulunan okullardır. 230 okulumuz ise üç öğünlüktür. Her sene yeni binalar yapılmaktadır. Şuan elimizde 465 yeni okul projesi var. Bunlardan ana okul, ilkokul, orta ve liseler için düşünülen projelerdir. İki yıl için bu projelerin hepsi tamamlanacaktır. Böylelikle üç öğün ile eğitimlerine devam eden okullarımız kalmayacak hatta iki öğün devam eden okullarımızdan bazıları da bir öğüne inecektir.
Eğitim bütçesi 150 milyar dinar
-Kürdistan’da eğitim için ayrılan bütçe ne kadardır?
Bu sene federal Kürdistan hükümeti eğitim için 150 milyar dinar bütçe ayırdı bu bütçe parlamento tarafında da kabul edildi. Buna göre 106 modern okul yapılacaktır. Biz modern derken sadece yeni binaların yapımından bahsetmiyoruz. Yeni eğitim sistemimize göre öğrencinin tüm ihtiyaçlarını karşılayacak binaların yapılmasıdır. Bizim yeni eğitim sistemiyle eğitim saatlerini de artırmayı düşünüyoruz. Çünkü mevcut eğitim saati ile düşünmüş olduğumuz eğitimi vermemiz oldukça zor görünüyor. Eğitim saati artırıldığında her okulun kafeterya ve yemekhanesinin de olması gerekiyor. Yeni sisteme göre 106 okul yapılacak bunun yanı sıra Süleymaniye, Duhok, Hewler, Maxmur, Sincar ve Xaneqin’de okul binalarımız yapılacaktır.
Anadilde eğitim her ulusun hakkıdır
-Bir çocuk için kendi anadiliyle eğitim görmenin faydası nedir?
Ana diliyle eğitim görmek her halkın ya da ulusun doğal hakkıdır. Her yerde çocuğun anası ya da babasına kendi çocuğunu hangi dilde okulla göndereceği imkanı verilmelidir. Ana baba çocuğunu kendi anadilleriyle mi yoksa başka dilden mi okutmak istiyorlar o onların tercihine bırakılmalıdır. Bu imkan onlara tanınmalıdır. Şimdi Kürdistan’da bu imkan tanınmıştır. Çoğunlukla okullarımızda Kürtçe eğitim görülüyor. Aynı zamanda Arapça, Türkçe ve Süryani ve Ermenice eğitim vardır.
Bu okulların eğitim üzerinde olumlu ya da olumsuz bir etkileri yok
-Kürdistan’da birçok yabancı ülkeler adına okullar açılmış bu okulların sayıları ve hangi ülkelere ait olduğu hakkında bir şey söyleyebilecek misiniz? Yine bu okulların Kürdistan’da ki eğitime faydası nedir?
Özel okullar dünyanın her tarafında var. Bu zengin öğrenciler bu okullara gitsin parası olmayanlarda devlet okullarına gitsin anlamında değildir. Ama halka bu imkanda tanınmalıdır isteyen istediği okulla kendi çocuğunu gönderebilir. Kürdistan’da yabancı okullar vardır. Bu okulların sistemleri uluslar arasıdır. Fakat Federal Kürdistan Eğitim Bakanlığından da bazı dersler alma zorunluluğu da vardır. Örneğin Kürtçe dili, Kürt tarihi ve dini eğitim vermek zorundadırlar. Bunun dışında kalan dersler ise uluslar arası sistemlerde kabul görendir. Bunların hangi şart ve koşullarda eğitim vereceği Kürdistan eğitim bakanlığı tarafında onaylanması gerekiyor. Bu onaylanmadan eğitim çalışmalarına başlayamazlar. Bu okulların sayıları Kürdistan’da oldukça az olduğundan kaynaklı bunların Kürdistan’da ki eğitim üzerinde olumlu ya da olumsuz etkisi olduğunu söylemek oldukça zordur. Sayıları yirmi ya da otuzdan fazla değildir.
Kürdistan vatandaşı olabilirler
-Yine Kürdistan’ın dört parçasında öğrenciler Kürdistan’a üniversite okumaya geliyorlar. Bunlar okul bitirdikten sonra ne tür haklara sahip oluyorlar?
Dışarıdan Türkiye, Suriye, İran ve başka ülkelerden gelip Kürdistan’da üniversite okuyan öğrenciler. Belki çeşitli nedenlerle oralarda okullarını okuyamadıkları için burada devam ettirmek istemektedirler. Tıp, mühendislik ya da Fen bilimleri İngilizce olduğu için bu bölümlere gelen öğrenciler ilk sene hazırlık sınıfı -burada hem İngilizce hem de Kürtçe- okurlar. Kürdistan’da dışarıda gelen öğrenciler için kontenjan ayrılmıştır. Burada okul bitirenler kendi ülkelerine dönmek isteyenler dönerler. Dönmek istemeyip burada tayin bekleyenler ise Irak vatandaşlığı verilir öylelikle tayini yapılır. Tayin değil de Kürdistan’da kendi başlarına bir iş yapmak isterlerse o konuda da serbesttirler.
Fezalar yakinen takip ediliyor
Güney Kürdistan’da ki Işık okulları ki bu okulların Fethullah Gülen’e ait olduğu biliniyor. Fethullah Gülen okulları dünyanın birçok ülkesinde varlar ve birçok ülkede -örneğin Rusya, Hollanda- bu okulları kendi ulusal gelecekleri için tehlikeli gördükleri için kapattılar. Bu okullar gelecekte Kürdistan için bir tehlikesi oluşturmayacaklar mı?
Fezalar eğitim kurumları (ışık okulları) 1994 yılında ilk defa Kürdistan’a geldiler. O zamanlar Kürdistan’da koşullar fazla iyi değildi. Ve bunlar eğitim yönünde parasız hiç karşılık beklemeden hizmet ettiler. Bu durum 2002 yılına kadar böyle devam etti. 2002 yılından sonra eğitim paralı yapıldı. Şuan Kürdistan genelinde dört okulları vardır. Bu okullarda İngilizce, Kürtçe, Türkçe ve Arapça eğitim görülüyor. Bizim eğitim bakanlığın şartları onlar içinde geçerlidir. Sadece Eezalar değil Kürdistan’da özel olan tüm okullar yabancı ya da Kürdistani olsun eğitim bakanlığının koşullarını yerine getirilmediği zaman gerekli olan neyse o yapılacaktır. Fezaların varlığı bu güne kadar bir tehlike oluşturmadı fakat yakinen de onların çalışmalarını takip ediyoruz. Çünkü eğitim çalışması oldukça hassas bir çalışmadır. Bizimde hassas bir biçimde bu çalışmaları takip etmemiz gerekiyor ki bu ülkenin çocukları sağlıklı bir biçimde eğitilebilsin ki gelecekte kendi halkına hizmet edebilsinler.
Kuzeyde bu okulların olduğunu bilmiyorum
-Fethullah gülen okulları Kuzey Kürdistan’da uzun süredir çalışmalarını devam ettiriyorlar. En sonunda ortaya çıktı ki Kürt asimilasyon politikasının en katmerli biçimde sürdüren bu okullarmış ve bu okullar Kuzey Kürdistan’da Kürde düşman iken Güney’de Kürde dost olabilir mi? Oluyorsa arada ki fark nedir?
Benim bildiğim Türkiye’de herkes devlet okullarına gider. Orada Feza okulları var mı bu okullara öğrenciler gidiyor mu bilmiyorum. Yine başka devletlerde bu okullar da onlar ne yapıyor politikaları nedir? Onu bilmiyorum ve ondanda sorumlu değiliz. Fakat Kürdistan’da yapılandan sorumluyuz. Sorumlu olduğumuz çalışmaya dikkatle yaklaşmamız gerekiyor ki onlar sadece eğitim olarak işlerini yapsınlar. Tüm görüş ve politikalardan uzak bir biçimde bu işlerini yapsınlar diye. Bu güne kadar olumsuz bir şey görülmemiş şayet bu yönde çalışmalarında herhangi olumsuz bir şey görülürse tek Fezalar değil diğer tüm özel okullara da gereken neyse o yapılacaktır.
Kürdistan’da okuma oranı %83’e ulaştı
-Kürdistan genelinde eğitim oranı nedir ve bu düzeyi yükseltmek için ne yapıyorsunuz?
Kürdistan’da eğitim oranını yükseltmek için normal öğrencilerin yanı sıra “xwundînî xîre denilen bir yılı iki yıl olarak hesaplanan hızlandırılmış bir eğitim sistemimiz vardır. Bu durum daha çok savaş yıllarında eğitimini siyasi, ekonomik, sosyal ya da savaş nedeniyle yarım bırakmış kişiler için özel yapılmış bir eğitim programıdır. Bundan başka “ne hiştinî ne xwandewarî diye bir eğitim programımız var. 2000 yılında Kürdistan’da okumayanların yüzdesi % 37 idi. Bu gün arada tam on yıl geçti Kürdistan’da ki okumayanların yüzdesi %17’ye düştü. Bizim 2015 yılına kadar hedefimizde bu yüzdeyi yüzde onun altına düşürmektir. Bu durum Kürt halkının eğitimi ne kadar sevdiğinin de göstergesidir. Onun için gece eğitimlerine başlamışız. Çeşitli nedenlerden dolayı eğitimi yarım bırakmış ya da hiç okumamış kesimleri bu proje ile okutuyoruz.
Bunun yanı sıra özürlü öğrencilerin durumu var. Bu güne kadar bu öğrencilerimizin özel bir okulu vardı. Şuan bu öğrencilerimizin de diğer normal öğrencilerle aynı sınıfta ve okulda okumasını karar altına aldık. Bu gün Kürdistan genelinde 340 okulda bu sistem uygulamaya geçti. Yine yeni sistemimizde meslek okulları da vardır. Dokuzuncu sınıftan sonra meslek liselerine gitmek isteyen öğrencilerimiz artık bu okullara gidebilirler. Çünkü Kürdistan pazarı her gün genişliyor. Dışarıdan teknik ustalar geleceğine biz buradan kendi insanımıza bu konularda uzmanlık kazandırarak pazarı onların eline bırakalım.
Her dinde ders verilir
-Okullarda dini eğitim durumu nasıl?
Şimdi Kürdistan’da ki tüm okullarda mecburi olan üç ders vardır. Birincisi Kürtçe dili, ikincisi Kürdistan tarihi ve üçüncüsü ise dini ders verilmek zorundadır. Bu gün okullarımızda eğer öğrenciler Hıristiyan ise kendi okullarında Hıristiyanlık dersi verilir. Müslüman ya da başka dinde ise o dine yönelik eğitim verilir.
Yusuf Mesut
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi
www.navendalekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net – www.lekolin.info